AKTÜEL TARİHÇE EBRULİ ALMANYA ANTALYA DÜĞÜNLER OKUL DUYURU BAŞSAĞLIĞI ÖZEL HABER
Tarih 08 Nisan 2013, 01:47 Editör: Editör Aliseydi SEVİM

Ben razıyım arkadaşımdan: “Allah'ta razı olsun.”


 Sanırım 2004 yılıydı… O buraya geldiğinde, yaşından küçük gösteren, annesinin rüzgârlı havada dışarıya salarken endişeleneceği kadar çelimsiz, dal gibi ince bir kızdı!

Annesi tarafından Çerkez kökenli, inanç bakımından mezhebi: Sünni. Amasya’lı. 2009 Yılında Malatya’da Yılın Sağlıkçısı seçildi. 5,6 Yıl beldemizde görev yaptı ve 2011 yılında Yazıhan’a alındı.
Öğrenim gördüğü yıllarda en yakın erkek arkadaşı ise Tecirli Köyü bir alevi genç. Sonunda bu gençle evlendiler, Allah bağışlasın iki çocukları var. Arada bir yalnız yada eşi ile bizleri ziyarete geldiği olur.


İlgimizi celp etmesine vesile olan belki de ilk teklifiydi… Zamanla tanıdıkça sevdik. Belediyede çalışan birkaç arkadaşla otururken: “Şu dağlarda çadır kurup bir iki gün orada zaman geçirelim – kamp yapalım,” demişti. Oldukça marjinal ve sıra dışı bir öneriydi bu bize göre. Bende şimdi baktığımda geriye, böylesi bir vakti paylaşmak isterdim ve bundan sonrada yaşayamayacak olmam içimde bir uhtedir.

Resim albümünü izlemek için tıklayınız…
Aradan yıllar geçti, evlendi ve hamileydi. Alacağım cevabı tahmin ederek bir gün: “Şule, tamam şimdi şu dağlarda kamp yapabiliriz, çadırları nerden temin edeceğiz?” dedim. İçinde ki çocukluğu töhmet altında, coşkusunu zebanilere kaptırmış olmanın yenilgisi ve hüznü ile: “gelemem,” dedi ve anne adayı ve evlenmiş olmanın ayağındaki prangalarını ve bebek sağlığının gereklerini sıraladı…
Bir kardeşi ile yetim kalmıştı. Annesi evlenmemiş. Düzenli bir gelirleri de yok; fakat muhanete muhtaçta değillermiş. Facebook’taki resimlerinde yanında gördüğün genç, Süle’nin erkek kardeşi. Bankada çalışıyormuş. Kardeşi ile ilgili bir anısını paylaştı bizimle. Yıllarca izin kullanmamış ve bir vakit gelmiş, zorunluluk arz etmiş ve izin istemiş kardeşi. İdare de derhal bu izni vermiş. İzini bitmeden bir sabah bakmışlar ki Şule’nin kardesi işte. Arkadaşları, “iznin bitmedi hayırdır?” demişler. Oda, “filan iş için izin almıştım.” O işim erken bitti bende işe geldim demiş…

Bir de kendisi ile kardeşinin çocukluğuna dair anısından bahsedelim… Babalarını çocukken kaybettikleri için annesi bunlara babalık etmek zorunda kalmış. Amasya’da oturdukları evlerinin önüne, komşu evin bahçesinden elma ağaçlarının dalları sarkarmış. Bir gün hemen gönülleri ummuş uzansalar, alabilecekleri yükseklikteki “sulu sulu görülen, al yanaklı elmalar” gelin beni yen, der gibi bunlara bakarken, bunlarsa kapının önündeki basamağa oturmuş, elmalara…
Hava kararmış anneleri eve gelince, çocukları basamakta oturmuş, kedinin uzanamadığı çigere bakar gibi ümitsizce komşunun bahçesinden sarkar elmalara bakar halde bulmuş. Gözleri dolmuş,bağırına başmış çocukları ve içeri götürüp: “Pazara bi koşu gidip geliyorum, bekleyin,”demiş ve bir süre sonra,bir kase kağıdı elma ile dönmüş. Yani annesi de “komşunun bahçesinden sarkan dallardaki elmayı koparmamış ve pazardan, almış…

Bu bir kuru övünme değil. Şule’nin hayatında da bu dürüstlüğü gördüm, ben. Onun iki cümlesi yada hayatına yön veren ilkesi vardır. Günaha dair olan konular söz konusu olduğunda:”Allah korusun” ve memnuniyete ve sevaba dair konularda ise: “Allah razı olsun,”der. Bu cümleler onun için kanundur. Birgün annem gelecek dedi. Bende, içimden, böylesi bir çocuğu yetiştiren annenin nasıl olduğunu göreyim diye: “Gelirse haberim olsun, bir merhaba diyelim.” dedim. O da gülerek, “Annem erkekler ile tokalaşmaz, bir arada pek kalmaz,”dedi. Böylece bu arzumuzda gerçekleşmedi…
Şule’yi ben, iki güzelliğin(dış ve iç) bir arada olduğu bir insan olarak anarım. Ağanın parmağına batan dikene gösterdiği hassasiyet ile marabanınkine gösterdiği hassasiyet arasında Şule açısından fark yoktur.
Bir erkekle olan ilişkisinde hem samimi, sıcak kanlı, güler yüzlü olup; hem de muhatabına cinsel güdülerden kaynaklı beden diliyle, davetkar mesajlar vermeyen ilk kadın olarak Şule’yi tanıdım… Bir çok erkek, yüzüne abla, teyze yada ana diye hitap ettikleri kadınların gıyabına cinsel imgelerini dışa vuran muzır cümleler kurduklarını gördüm. Fakat Şuleyi tanıyan erkeklerin yüzüne olduğu gibi, gıyabına dahi, şehveti dışa vuran hareket ve sözlerini hiç duymadım.
Bunun nedenini düşündüm, zannımca bir kanıya vardım… Bu tür duygularla onuna bakış, onun o safiyetine karşı insana ensest duyguların yarattığı suçluluk ve günahkârlık hissi gibi en ağır bir yük ve utanç duygusu veriyordu. Bu etkiyi o, temiz kalpliliği yüzünden yapıyordu.
İnançlarımız farklıydı( Şule değil diyor), siyasi görüşümüz farklıydı, yaşam tarzlarına bakışımızda da yar yar farklılıklar vardı; buna rağmen ikimizi bir birimize bağlayan, aynı telden sesler, aynı merkezden yansıyan ışıklar, sosyal hayata dair muhaliflikler…vb. alanlar konusunda frekanslarımız tutuyor; konuşmaya başladığımızda noktası olamayan ve hep virgül ve noktalı virgüllerle ile sanki sonsuza kadar sürüp gidecekmiş duran, konuşmalar yapardık.
Buna rağmen doyası oturup konuşamadık. Bir gün bana : “Aliseydi abi, bu gibi konularda sohbet etmek istediğim bir sen varsın köyde; fakat sohbet için dahi olsa bir arada fazla bulunamayız; çünkü ‘dedikodu ederler.” demişti…

* * *

Hz. Muhammed’e din nedir dendiğinde: “Güzel ahlaktır.” demişlerdir. Tanıdığım kendisi de ahlakı da güzel olan insanlardan biriydi Şule. “Allah korusun demesi” yok muydu, işte o söz onun için demirin kertiydi. Yaşadığım sürece ahlakını örnek olarak göstereceğim bir isimdir Şule. Fakat o, çirkin ahlaklı insanların olası kınama duvarını aşamadı, bir bakıma “bu iradeye itaat” etti… Geldi geçti.

Ne kamplar yapabildik, nede doyası, kafa dengi sohbetler… Şair Ramazan Öncel’in deyişiyle:
Geriye dönüp de baktığımda
O kadar çok keşkeler
Birikmiş ki
Hiç birini gerçekleştirme şansı
Yok gibi
Hala koşmak haykırmak
Dipsiz kuyulara bağırmak istiyorum
Biliyorum hissediyorum
Hala
Yüreğim kabına sığmaz bir delikanlı gibi
Çocukluğumu
Gençliğimi
Yarınlarımı çalanlara
Öfkemi kusmak istiyorum…
(…)Köy kabuğunu kırmak için
Okul formülüne asılıp
Daha bıyık terlemeden
Ülke kurtarmaya soyunmuşum
Ne çocukluğumu yaşayabildim
Oyunlara doya doya
Nede gençliğimi
Çocuk yaşta
Ev külfeti bindi omuzlarıma
Sevgililerimize bacı dedik
Yüreğimizin derinliklerinde
Utangaç çocuklar gibi
Aşklarını saklayan
Tığ gibi devrimcilerdik
Oysa bacı dediğimiz selvilerimizi…
* * *
Bir gün “keşkeklerle dolu yaşanmamış hayat ve bidolu özlemi kursağında canlar olarak, Hakk’ın huzuruna varacağız. O’ “ey kulum neden nefsinize zulüm ettiniz?” derse; ne cevap vereceğiz arkadaşım?
Tanrı, siz hep “Allah razı olsun,” desturumuzu kendinize şiar edinmiştiniz de; neden “Benim rızam” dışındaki rızalara, kulluk ettiniz? derse; bu sualin karşısında emaneti almakta imtina eden ne gök ne yer nede dağlar dayanır nede “adem” arkadaşım…
Ne demiş ti Mevlana: “Putların en büyüğü, içimizdeki putlardır.” Hakk’ın rızasından başka rızaları dikkate alarak, dört Semavi Dininde ana ilkesi ve varlık sebebi olan “La ilahe illallah” Türkçemizle söyleyecek olursak: ”Allah’tan başka tapılacak kimse yoktur” doğmasına helal getirmiş olmadık mı? Bu mim, tevhidin, kesretten tevhide, mahlûktan, halike, suretten içrek olana sülüğün özü değil midir? Kanımızca özgürlük Hakk’ın rızasının dışındaki her şeyden “ari” olmak, yalnızca O’na tabii olmaktır.
Yine Ramazan ÖNCEL’in dizeleriyle yolculuk edersek: “Nedir Özgürlük”

Kimine göre
Miami seyahati
Kimine göre
Bir kürk
Tepe tepe kullanmaktır
Toplumsal zenginliği
Sömürüdür kimine göre
Baskıdır zulümdür
Debdebeli bir yaşam
metresli bir ortamdır
Ama
Gerçek özgürlük gülüm
İnsanın benini yenmesidir
Bireysel özgürlüğün son halkasıdır
Sınırsız bir dünya
Tel örgüsüz mekandır
Demir parmaklıktan sallanan eldir
Ekmeğini paylaşmasını
Bilendir özgürlük
Haksızlığa karşı kimlik sormamaktır

Ve dost
Ortak yaşamı
Toplumsal işleyişi örmektir
Uğruna ölümlere gitmektir
Mücadeledir direniştir
Ölümüne yürüyüş
Ölümüne haykırıştır özgürlük
Yani dost
İnsanca yaşamdır özgürlük.
Kitabı Mukaddes, İncil ve Kur-an mutabakatı: Tanrının bütün yaratılmışlar içerisinde İnsanı kendi suretinde yaratması ve halef seçmesidir. Yani beylik deyimle : “Eşrefi Mahlukattır insan.” İnsanlıksa bu inanç iklimi açısından Hakk’ın rızasına mahzar olabilmek; Tanrının Ahlakı ile Ahlaklanabilmektir…

Ben razıyım güzel arkadaşımdan: “Allah’ta razı olsun.”

a.s.
15.03.2012

Not: Eskiler deyimiyle: “Tuz ekmek hakkı.” gereği olarak yazdık bunları. “Allah razı olsun” denecek insan sayısı öyle azalmakta ki; hatta nesli tükenmekte. Ya da iyiyi güzeli ödünleme. Belki zamana, mekâna direnme; belki de dostluklara vefanın gereği…


  |  Bu haber 5128 defa okunmuştur.

Köşe Yazıları  KATEGORİSİNDEN HABERLER

Barış Pınarı Harekatı

Barış Pınarı Harekatı Barış Pınarı Harekatı

Gazap Üzümleri ve Dinle Küçük Adam

Gazap Üzümleri ve Dinle Küçük Adam Gazap Üzümleri ve Dinle Küçük Adam

Öz eleştiri' mi, yoksa takkiye mi?

Öz eleştiri' mi, yoksa takkiye mi? Öz eleştiri' mi, yoksa takkiye mi?

Basına ve Kamuoyuna!

Basına ve Kamuoyuna! Basına ve Kamuoyuna!

''Dokunabilecekler''

''Dokunabilecekler'' ''Dokunabilecekler''

MHP'de Kurultay Komedisi!

MHP'de Kurultay Komedisi! MHP'de Kurultay Komedisi!

Geleneksel aklın İttifakı mı?

Geleneksel aklın İttifakı mı? Geleneksel aklın İttifakı mı?

1 Mayıs yaklaşırken!

1 Mayıs yaklaşırken! 1 Mayıs yaklaşırken!

Kilis ve düşen füzeler!

Kilis ve düşen füzeler! Kilis ve düşen füzeler!

Fotoğraf Makinesi Kampanyası ( 2008-2012-2015 )

2008 – Ahmet ASLAN: 400 EURO

2008 – Diğer arkadaşlar: 600 EURO

2008 – Toplam: 1000 EURO

Bitti

2012 - Seyit  ÇAĞLAR : 30 Euro  

  2012 - Aliman SEVİM : 40 Euro

  2012 - Ali ASLAN : 10 Euro

  2012 - Hasan AĞKAYA : 20 Euro

  2012 - Ali ALTUNOK :20 Euro

  2012 - Ali İhsan GÜLER : 50 Euro

  2012 - Metin ÖKSÜZ : 30 Euro

  2012 - Naki ÖKSÜZ : 20 Euro

  2012 - Rıfat ÖKSÜZ : 50 Euro

  2012 - Hüseyin ÖKSÜZ : 50 Euro

  2012 -Murat İLHAN

           (Zeynal oğlu):50Euro

  2012 - Fatma İLHAN

           (Hasan Kızı):10 Euro

  2012 -Zeynep KORYÜREK:20 Euro

  2012 - Elif GÜN :10 Euro

  2012 - Piri İlhan

          (Minnet oğlu):30 Euro

  2012 - Hüseyin YILMAZ

         (Güldalı oğlu):30 Euro

  2012 - Turabi TEMİZ : 20 Euro

  2012 - Hikmet GÜLER : 40 Euro

  2012 - Hüseyin İLHAN

           (İbrahin oğlu):20 Euro

  2012 - Hasan ÇEVİKER : 10 Euro

  2012 - Zeynep GÖÇER : 20 Euro

  2012 - Necmettin ÖKSÜZ : 20 Euro

  2012 - Sultan AKKOYUN: 50 Euro

  2012 - Ali Ekber PEKTAŞ : 20 Euro  

  2012 - Yusuf ALTUN  : 20 Euro

  2012 - Mehmet İNCE : 15  Euro

  2012 - Mustafa(Vaylo)

             OLGUN:50 Euro

  2012 - Ahmet OLGUN : 50 Euro

  2012 - Hasan AKŞAHİN :10 Euro

  2012 - Aliseydi UÇAR : 50 Euro

  2012 - Veli ÇAĞLAR  : 10 Euro

  2012 - Fahri ÖKSÜZ  : 20 Euro

  2012 - Kasım YILMAZ : 50 Euro

  2012 - Kadir ÇAĞLAR : 20 Euro

  2012 - Hasan AKŞAHİN

             DEDE:10 Euro

  2012 - Hacı ÖZSEVİM : 20 Euro

  2012 - Duran AYDOĞAN:30 Euro

  2012-Hüseyin Rahmi

          ÖZTÜRK:50 Euro

  2012 - Ahmet ÖZTÜRK (Köln):30 Euro

  2012 - Vahap ÇEVİKER :10 Euro

  2012 - Kenan GÜVERCİN : 10 Euro

  2012 - Sezai ALTUN : 10 uro

  2012 - Bektaş AKŞAHİN : 20 Euro

  2012 - Veli İLNCE : 10 Euro

  2012 - Ziyade ŞENKAYA : 10Euro

  2012 - Hasan KARAGÖZ :10 Euro

  2012 - Hasan AKDOĞAN : 10 Euro

  2012 - Hüseyin AKDOĞAN 10 Euro

  2012 - Turan GÖÇER : 10 Euro

  2012 - Cengiz SEVİM : 20 Euro

  2012 - Bektaş Hacı AKŞAHİN:10 Euro

  2012 - İsmail AĞKOÇ : 20 Euro

  2012 - Aliekber AKKAYA : 20 Euro

  2012 - Erdinç ASLAN : 10 Euro

  2012 - Ali ARKADAŞ :10 Euro

  2012 - Hasan (Fikriye)

             ÖZACAR:20 Euro

  2012 - Ahmet KAYGUSUZ

           (Arguvan’lı):10 Euro

  2012 - Avades ALTUN

            ( Der. Bşk.):50 Euro

  2012 - Havaşin MARKET

             (Arguvan’lı):20 Euro

  2012 - Hasan ÖKSÜZ : 10 Euro

  2012 - Haydar ER

            (Müslüm oğlu):50 Euro

  2012 - Tamam SOFU :10 Euro

  2012 - Musa ÇİFTÇİLER: 10 Euro

  2012 - REISE BIRO

     Firat, Ober-Ramstadt :20 Euro   

  2012 - Vahap ASLAN(Culfalı): 30 Euro

  2012 - EURO SÜPER MARKET

             DARMSTADT:20 Euro

  2012 - Hüseyin ER (Köln) : 50 Euro

  2012 - Vedat ÇALIŞKANOĞLU: 5 Euro

  2012 - Kamber ÇAKMAK : 5 Euro    

  2012 - Hüseyin AYDOĞDU

            (Şahin oğlu): 50 Euro

  2012 - Meliha YÜCEL : 50 Euro

  2012 - İsmail SEVİM

  (Haydar oğlu): 20 Euro

  2012 - Necati-Zekine KILIÇ :20 Euro

  2012 - Erdal ÇALIŞKANOĞLU: 20 Euro

  2012 - Hüseyin ÇALIŞKANOĞLU

           (Süleyman oğlu) : 20 Euro

  2012 - Yılmaz GÜLER: 20 Euro

  2012 - Mehmet AKDOĞAN:20 Euro

  2012 - Bektaş ile Hünkar

             ALTUN: 80 Euro    

  2012 -  TOPLAM : 1915 EURO  

   Bitti

2015 - Eski bozulan makinenin

           sigortasından alınan:75 EURO

2015 – Aliseydi KARGIN : 50 EURO

2015 – Erdoğan BIÇAKCIOĞLU : 50 EURO

2015 – Sefa ALTUN : 50 EURO

2015 – Murat İLHAN

(Sarhoş amcanın torunu):50 EURO

2015 – Abbas PEKTAŞ

(Yusuf oğlu): 50 EURO

2015 – Yusuf ALTUN : 30 EURO

2015 – Merdan ŞENOL : 50 EURO

2015 –  Hasan ALTUNOK

(Hüseyin&Hatice oğlu) : 20 EURO

2015 – Abbas KORYÜREK : 30 EURO

2015 – Hasan KARAKOÇ

 (Donjuan'ın oğlu) : 20 EURO

2015 – Piri SOFU : 10 EURO

2015 – Haydar GÜN : 50 EURO

2015 – Hacı ÖZSEVİM : 25 EURO

2015 – Abbas ÖZSEVİM : 25 EURO

2015 – Ali Ekber AKŞAHİN : 20 EURO

2015 – Veli İNCE : 10 EURO

2015 – Ali Agırdemir (Köln): 50 EURO

2015 – Kasım YILMAZ : 50 EURO

2015 – Hüseyin YILMAZ

(Filip - Fattey bibini torunu):50 EURO

2015 – Hüseyin ÇİFTÇİLER : 50 EURO

2015 – Avades ALTUN : 50 EURO

2015 – Ali İhsan UÇAR : 25 EURO

2015 – Seyit ÇAĞLAR : 20 EURO

2015 – Hüseyin AKKAYA

( Yeter Oğlu) : 20 EURO

2015 – Piri İLHAN : 50 EURO

2015 – Haydar ER : 50 EURO

2015 –  Hüseyin ÇAVUŞ

(Igdırlı):10 EURO

2015 – Naki ÖZSÜZ : 20 EURO

2015 – Mesut  İLHAN : 20 EURO

2015 – Hüseyin ÖKSÜZ

(Naki oğlu) : 20 EURO

2015 – TOPLAM : 1075 EURO

Bitti

2012 - Sayfası…

2015 Sayfası…


Fotoğraf Makine Kampanyası -2021

2021 - Ahmet ASLAN: 500 EURO; 2021-Ali ŞEN “Arguvan”: 500 EURO; 2021 – Zeynal AKDOĞAN: 200 EURO;  2021 – Ali ÖZACAR: 50 EURO; 2021 – Vahap İLHAN: 50 EURO; 2021 – Vedat İLHAN: 50 EURO;  2021 –Robert YANAR: 50 EURO; 2021 – Can YANAR: 50 EURO; 2021 – Özkan ÇAKIR: 50 EURO; 2021 – Ecevit ÇAKIR: 50 EURO; 2021 – Erol YILMAZ: 50 EURO; 2021 – Abbas YÜCEL: 50 EURO; 2021 – Metin İLHAN: 50 EURO; 2021 – Hüseyin ÖZİLHAN: 50 EURO; 2021 – Zeynal ÜSTÜNER “Arguvan”: 100 EURO; 2021 – Eyüphan AKDOĞAN: 50 EURO; 2021 – Hüseyin AKDOĞAN: 50 EURO; 2021 – Hüseyin ŞENOL: 50 EURO; 2021 – Ali Ekber GÜLER: 50 EURO; 2021 – Hüseyin YILMAZ-Ali oğlu-: 50 EURO; 2021 – Oktay TURAN “İğdirli”: 50 EURO; 2021 -  TOPLAM:2150 EURO; 2021 – Latife ile Hüseyin GÜN “İstanbul” 1 ad. Video çekim için aydınlatma LED:1250.TL. ; 2021- Yusuf EROL: 200 TL; 2021 – MAKİNE VE LED AYDINLATMA ALINDI. KITILIMCILARA TEŞEKKÜR EDERİM. www.aliseydi-sevim.com

Bilgisayar Alımı : 650 Euro - 2022

Almanya Ober-Ramstad'dan, isminin açıklanmasını istemeyen Değerli bir arkadaşım: 650 EURO     Seyit ÇAĞLAR arkadaşımın öncülüğü ile. İkisine teşekkür ederim.

DUYURU TAKVİMİ

HARİTA: MALATYA FETHİYE

Aliseydi SEVİM Aliseydi SEVİM
Hele bakın gömleğimiz ne taraftan yırtılmış?
Aliekber Pektaş Aliekber Pektaş
Gül-güle büyük, efsane insan, lider: Fidel Kastro
Seyit Çağlar Seyit Çağlar
DAR AGACINA ASTILAR SEYIT RIZAYI,NEYLEYIM – Seyit ÇAĞLAR

LUZÜMLÜ TELEFONLAR



Kınay Çiçekcilik: 0 422 323 86 76
Kınay Çiçekcilik: 0 542 368 10 03

Karmen Çiçekcilik:0 422 323 10 84
Karmen Çiçekcilik:0 542 210 16 69

Sahan Yemek: 0 422 325 29 30
Sahan Yemek:0 530 227 02 79

Orhan Yemek: 0 422 336 88 22
Orhan Yemek: 0 533 720 20 09

Gülüstan(Sevim) Kuaför: 0 422 322 81 65
(Aliseydi) Karakaş Emlak: 0 422 324 20 60

Yazıhan Belediyesi: 0 422 751 40 54
Kaymakamlık Makamı: 0 422 751 42 12
Yazıhan Maliye: 0 422 751 41 12
Yazıhan Tapu: 0 422 751 42 00
Yazıhan Hastahane: 0 422 751 41 05
Yazıhan Nüfus: 0 422 751 42 30

Ziraat Bankası /Yazıhan:  0 422 751 44 03
Emlak / Nihat GÜLER: 0 422 325 15 34
Mobil: 0 532 794 24 02

Yazıhan Emlak / Kaya Emlak
Süleyman KAYA: 0 537 380 05 04

MASKİ
Malatya Su İdaresi
Arıza: 185
Genel Müd. :377 74 44
444 51 44

Elektrik Arıza
444 91 86

Telefon Arıza ve Bilgi
444 1 444

İnternet Arıza

444 1 375







FACEBOOK

Sık Sorulan Sorular

Sitemizin güncellenmesi devam etmekte.

2011 yılından bu güne kadar olan veriler işlendi; Açılmayan videoların sebebi, o videoların bulunduğu hesabımızı Youtube’nin silmesinden dolayıdır.

2011 yılı öncesine ait olan verilerin işlenmesi zaman alacak. Fakat hemen hemen geçmişe ait olan resimlerin tamamının kopyası var. Yakında onların tamamına nasıl ulaşacağınız açıklanacaktır.

Aradığınız eski haberleri bulmak için: Sayfamızın üst ve alt kısmındaki menüde “Arşiv” linkini tıklayınız. “Anahtar Kelime” karşılığına aradığınız haber başlığından bir iki kelime yazın, “Haber Ara” yı tıklayın.

Aradığınız kelime başlıkları sıralanacaktır. Büyük harfle aradığınızı bulamazsanız, küçük harflerle yazın.

Başka bir yolla “Google” ye yazıp arayın. Google sitemizdeki haberi bulur. Bütün bunlara rağmen aradığınız bulamazsanız,

Sitemizin alt ve üst kısmındaki "İletişim" menüsünü tıklayıp, bana mesaj gönderiniz.

Yazar isimlerinin sıralanması otomatik olarak, en son yazan yazarın en üste gelmesi şeklinde oluşmaktadır

Site Sloganımız: 2005 - 2024

2005 &  2024
www.aliseydi-sevim.com
aliseydisevim@gmail.com 

Otobüs Seferleri

                     OTOBÜS SEFERLERİ

         MALATYA                               FETHİYE

                                                          06,10

          07:15                                       08:30

          09:45                                       11:00

         13:30                                        14:45

         16: 00                                       17:00

         18:30                                        19:45

Tüm videolar

  Prof.Dr. Sinan CANAN
 

Prof.Dr. Sinan CANAN

İzlenme:8152

   
  Mutlu Olmak: Özgür Bolat at TEDxIhlasCollegeED
 

Mutlu Olmak: Özgür B

İzlenme:8256

   
  Prof. Dr. Acar BALTAŞ
 

Prof. Dr. Acar BALTA

İzlenme:7554

   
  DOĞA İÇİN ÇAL 4 - ALYAZMALIM SELVİ BOYLUM - HD
 

DOĞA İÇİN ÇAL 4 - AL

İzlenme:17958

   

Ayın Şiiri


Şerefle bitirilmesi gereken en asil görev hayattır.


Bir lokma ekmek ( ve zevk) için şerefini çiğnetmeye;


bir anlık eğlence için servetini tüketmeye,


bir zamanlık mevki için el ayak öpmeye,


insanları ezip geçmeye,


günlük menfaatler için onurunu terk etmeye,


bir kısım insanlara kızıp


tüm insanlara düşman olmaya değmez bu hayat!



Can Yücel


Mydeign Haber Temaları -http://habersitesikur.tk

Fethiye'nin Dünyaya Açılan Penceresi
Ekstrafikir.com mydesign haber temasıdır.