AKTÜEL TARİHÇE EBRULİ ALMANYA ANTALYA DÜĞÜNLER OKUL DUYURU BAŞSAĞLIĞI ÖZEL HABER
Tarih 31 Aralık 2018, 11:43 Editör: Editör Aliseydi SEVİM

Yeni Yıl, Yenilenme, benliğin uptadesi... 2019




Yeni Yıl, Yenilenme, benliğin uptadesi... 2019

Nice updates


Almanya’ya giden birinci kuşağın döneminde Türkiye’de bir gencin askere gittiğinde okur yazar ve yazısının güzel olması onun yazıcı ve onbaşı, çavuş olması için yeterliydi. Okur yazar olmakta, Türkiye’de iş bulma şansını oldukça kuvvetlendiriyor, çoğu alanlarda yeterli oluyordu. Mesela altmışlarda(1960 - 70 arası) okur yazar olmak; 70-80’ler de daktilo bilmek önemli bir saygınlık ve iş bulmak için yetenek olarak kabul görmekteydi. Önemli de bir sükseydi, bu. “On parmağı ile daktilo yazmak!..”  90’larda bilgisayar bilmek aynı şeydi. Şimdi, daktilo değil, bilgisayar kullanmayı bilmek çocuk işi oldu… Artık çocukların elinden dahi akıllı telefonlar düşmüyor.


ALMANYA ESKİ ALMANYA DEĞİL!..


2013 yılında Almanya’ya geldiğimde, iş konusundaki şikayet: “Almanya, eski Almanya değil…” Eskiden bu mahalleden sabahleyin elinde çanta ile elli kişi işe çıkardı. Şimdi iş yok. İşe giden tek tük, çok az. İş bulunmuyor. İş bulmak çok zor...gibi, yakınmalar duymuştum.


2015’te Almanya’ya geldiğimde, değerli arkadaşım Hamza AKBABA, Filli boya firmasının bakımlarını yapan servis olduğundan, o usta, bende yanında çalışan bir personel gibi giyindik ve Filli Boya Fabrikasını gezdik… Bir bölümden diğer bir bölüme gidebilmek, kapalı kapıların elektronik şifresini bilmeyi gerektiriyordu. Her bölümdeki personeli tanıtırken onlara su mühendis, şu teknik personel vb. diyordu. Hemen her bölümü gezdik fabrikanın. Çok şey otomasyondu. Başlarında ise mühendis ve kalifiye elemanlar vardı. Niteliksiz işçiye iktiyaç yoktu orada. Yalnızca temizlik vb. alanlarda az sayıda işçi çalışabilirdi.


“Almanya, eski Almanya değil…”  diye yanıp tutuşan, Almanya’ya giden birinci ve ikinci kuşağın hatırı sayılır yüzdesinin oluşturan Fethiyeliler di. Bu birinci kuşaktan bir bahsederken bir kurgu örnek verelim. Diyelim ki bir büyüğümüz: 1966 - 67’de Ford, Mercedes yada BMV firmasına, 25 yaşında girmiş ve kır kyıl sonra 65 yaşın(2006-2007)da ise emekli olmuş olsun.


Hemşehrimiz kırk yıllık hizmeti sonucunda emekli oluncaya kadar: Ford, Mercedes yada BMV… 40 model kendini yenilemiş, zamanın ruhuna teknolojisine ve ihtiyaçlarına göre kendini geliştirmiş. Fakat bu hemşehrimiz, kırk yıldır aynı zihniyette saydırıyor ise aynı fabrikaya iş müracaatına gittiğinde ona verilecek cevap: “ Bizim işletmemize 2007-2008... ve daha ileri modelde personel lazım. Senin gibi 1966-67 model personele ihtiyacımız yok” denme ihtimali var mı sizce?.


“Almanya, eski Almanya değil…”   Hatta, dünya eski dünya değil. Her halde biz ekidiğimizden dolayı yeni ile kavgamız var. Ondan zaman bizi örseliyor!...


Mesela. Birinci kuşamız döneminde revaçta olan “okuryazarlık…” İkinci kuşağımız döneminde: “on parmak daktilo” bilmek. Üçüncü kuşağımız döneminde: “Bilgisayar kullanmasını bilmek…” Bugünün dünyasının geçer akçesi mi? Yoksa en alt düzeydeki gereksinimler mi?


Yaa, bu yaştan sonra sen ne diyorsun bu baba, dede kuşaklarımız için. Allanı seven bu da laf mı? Diye sorabilirsiniz.


Nobel kimya ödüllü vatandaşımız Aziz SANCAR, 1969’da üniversiteden mezun olmuş. Aziz sancar sizce 1969 model mi: yoksa 2030 -2050’leri temsil eden bir model mi? Aziz SANCAR, çağını yakaladı ve aştı ise, bunu ömrünü okumaya, araştırmaya, deneye… kısaca kendini gelişmeye adamışlığına borçlu. Hepimiz de insanız.



İnsanların yaşıyla orantılı anlama, problem çözme, akıl yürütebilme…. ile  alakalı olan beyinsel fonksiyon IQ Entellektüel zeka olarak kabul görmekte. Bunlarsa bilim camiası tarafından ölçme ve seviyelendirilmeye tabi tutulmuş ve aşağıdaki liste oluşturulmuş.

IQ düzeyleri

20-34 Embesil

35-49 Yüksek Derecede Zeka Geriliği

50-69 Orta Derecede Zeka Geriliği

70-79 Düşük Derecede Zeka Geriliği

80-89 Donuk Normal

90-109 Normal Zeka

110-119 Parlak Zeka

120-129 Üstün Zeka

130-139 Çok Üstün Zeka

140-149 Neredeyse Dahi

150+ Dahi

Bildiğim kadarıyla Einstein’ın zekası 164’lerde. 10 yıl dünya satranç şampiyonasını elinde bulundurmuş olan Gerry Kasparov’un zeka seviye 220’ler de imiş.


Satrançta hamleler arasındaki düşünme mesafesi turnuvolarda 3 dakika. Kasparov gibi bir dahinin bir saniye 5, üç dakikada 540 hamle hesaplayabileceği varsayılıyor.


IBM Deeper Blue, adlı bir yapay zeka, robot geliştirdi.


“Deep Blue, IBM tarafından geliştirilen, satranç oynayabilen bir bilgisayardır. IBM tarafından yapılan ilk bilgisayar Kasparov ile 1-1 berabere kaldı. Ancak saniyede 200 milyon işlem yapabilen Deeper Blue adlı 2. bilgisayar 1997'de dünya şampiyonu Garry Kasparov'u yenmeyi başarmıştır.”


“Deep Blue'nun en önemli özelliği, hamle yapabilme hızı. Deep Blue 1985 senesinde 3 dakikada 9 milyon hamle hesaplayabiliyordu. Ancak Deep Blue ile Kasparov arasında 1996 yılında ilk karşılaşmada bu kapasitenin 18 milyara çıkarılmış olmasına rağmen, 3 dakikada ancak 540 hamle hesaplayabilen Kasparov'u yenmeye yeterli gelmemişti. 1997 senesinde bu hız iki misline (3 dakikada 36 milyar) çıkarıldı ve başka özellikler de eklendi.”


“”...11 Mayıs 1997'de ilkinde olduğu gibi yine 6 setten oluşan maçın sonucunda, Deep Blue Kasparov'u 2.5 a karşı 3.5 puanla yenmeyi başardı. Böylece insanlık tarihinde ilk kez bir bilgisayar, dünya satranç şampiyonunu yenmiş oldu.”


IBM Kendi kurucusu olan Thomas J.Watson isimli bir yapay zeka daha geliştirdi. Bu yapay zeka: “Saniyede 1 milyon kitap okuyabilen Watson, her gün ortalama 8 bin yeni klinik deney ve vaka analizinin yayımlandığı kanser alanında her doktorun konsültasyon yapmak isteyeceği bir iş arkadaşı olarak karşımıza çıkıyor. İşte ilk haftasında 25 milyon tıbbi inceleme ve test okuyan Watson’ın halihazırda 20 onkoloji kuruluşu ile çalışmakta olması şaşırtıcı değil. Watson’ın algılama ve öğrenme biçimi, insan birikimini kalıcılaştırma anlamında da önemi bir yere sahip. Yenilikçi tarafı ise, onu konuda hoca olarak konumlayacak özelliği oluşturuyor.”


North Carolina Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmada Watson, uzman doktorlarla aynı sonuca işaret etti. Ancak çarpıcı olan başka bir nokta var: Vakaların yüzde 30’unda Watson, uzmanların vardığı sonuçların üzerine başka yorumlar ekledi. Bu nokta çok büyük önem taşıyor çünkü bu Watson’ı insanların yerini alacak değil, onların daha ileri gitmesine yardımcı olacak bir noktaya taşıyor.”


Özetle dünyanın gelişmiş ülkeleri, dolayısıyla Almanya bu noktalara ulaşmış olduğundan “Almanya eski Almanya” değil. Fakat gerileyen, kötüleşen bir (Almanya) durum yok. Biz eskidik, güncelleyemedik kendimizi ve yapay zekaların bırakın vasıfsız işçileri vasıflı meslekler edinmiş olan doktorlar, mühendisler, hukukçular, öğretmenler vb. alanlarda istihdam edilmiş olanların işlerini tehdit etmekte ve ellerinden büyük bir kısmını almaya aday olduğu bir dünyada, iç dünyamızın donanım ve yazılımını güncelleyemedik, moderleştiremedik ve “demode” kaldık.


Göremedik, onların tükettiklerini tüketmekle; onlar gibi giyinmekle, yemek ve içmekle, onların satın aldıklarını almak ve aynı mekanlarda bulunmakla onlar gibi olmanın aynı şey olmadığını. Bunun bir zihniyet ve çok boyutlu bir eğitim işi olduğunu…


Özetle “Almanya eski Almanya değil;” çünkü “Almanya yeni Almanya...”


Her sabah kalktığımızda duşumuzu alır, aynanın karşısına geçer saçımızı başımız düzeltir, en çok yakıştığını düşündüğümüz elbiselerimiz giyer, aksesuarlarımızı alır, takıp takıştırır,  parfümlenir… dışarıya öyle çıkarız. Yine içimizde bir kaygı vardır; bunun altına şunu mu giyseydim, saçımı şöyle mi, böyle mi yapsaydım… gibi dış görüntümüzü değiştirme, yenileme hassasiyeti içimizde fırtınalar estirir.


Sonu gelmez bu değişim ve yenilemenin… Mobilyalar,  beyaz eşyalar, duvarın rengi, tabandaki sergi, kapıdaki araba; olur olmaz yerlere yapılan dövmeler… uzar gider bu liste..

Fiziki müdahale ve para gücüyle alınıp satılacak her şeyimizi değiştiririz: fakat 30,40,50,60… yaşımız da 3-5 tane de değiştirmemiz gereken huy, karakteristik vasfımızın olduğunu bir türlü hatırımıza getiremeyiz. Çünkü; egomuz kendimizi tanıma, düzeltme, tamamlama isteğimizin önündeki en büyük engeldir. Her birimizin içerisinde koca koca “süpermen'ler” vardır.


Benliğin tekamülü, marketlerde satılmaz; parayla da alabilmek mümkün değildir pek. Bu kendimizi eksik, tamamlanmamış bir varlık olarak görmek ve potansiyellerimizi maksimuma çıkarma aşkı, gayreti ile mümkündür. Ekber-Şah’da denilen İbni Arabi’nin deyişi ile “kader gayrete aşıktır.” Bu gayreti gösteremediğimizden dolayı, biz eskiyoruz. Almanya’da, dünyada eski Almanya ve dünya olarak kalmıyor, gelişip tekamül ediyor.


Bizlerin bu gayretsizliği, bizlerin kaderlerini, “gayrete aşık olan” ülkeler, şirketler ve insanların değiştirmesine, belirlemesine sebep oluyor.



Mevlana:"Dün dünde kaldı cancağızım. Bugün yeni şeyler söylemek lazım!" der. Serdar KUZUKUOĞLU ise, “Memleket Tamamda Senin Halin Ne Olacak” başlıklı makalesinde, kendini güncellemeye dair: “Oysa gelecek için önce hayal etmemiz, sonra da bizi o hayale ikna edecek şekilde kendimizi donatmamız gerekiyor. Bu sadece gençlerin, anne-babaların değil; siyasetin de temel arzusu -hatta derdi-

Geleceği tasarlamaya gerçek anlamda hükmedebileceğin tek varlık olan ‘kendinden’değil de devletten başlayınca işin sonu kaçınılmaz olarak hamasete, tutarsızlığa (hatta kimi örneklerde güldürürken ağlatan bir çıkmaza) sürükleniyor.


  • Hayatta yapacak nice güzel şey, gezip-görecek, tadıp bakacak kimbilir ne kadar cazip şey varken bunları bir süreliğine bir kenara bırakın ve geleceğiniz için bol bol okuma yapın. Dünyanın hiçbir döneminde başarılı şirketler ve insanlar bildiklerini paylaşmak için bu kadar hevesli olmamış, çaba göstermemişti.

  • Dünyanın en iyisi, en güzeli, insana en yakışanı neyse onu hedefleyin, talep edin. Bu hayallere ulaşmak için ÇALIŞMAK şartıyla elbet (boş boş hayıflanmayın). Şükretmek, hamd etmek, bardağın dolu yanını görmek sizi ancak rehavete teslim eder. İnsanlık bu seviyeye şükredenler değil; bulunduğu şartlardan rahatsız olup onu değiştirmeye çalışanlar sayesinde geldi.

  • Ülkenize, ortamınıza, ailenize, çevrenize, okullarınıza (yani ‘değiştirme imkanınız olmayan şeylere’) söylenmeyi bırakın. Bunun yerine değiştirme imkanınız olanlara yönelik beklentiler oluşturup yola koyulun. İdeallerinizde hayallerimizi süsleyen kişilerin neredeyse hiçbirinin doğru dürüst şart ve imkanları yoktu. Hayat son nefesinize kadar süren bir mücadeledir. Temel felsefeniz insanlığa faydalı olmak ve -her ne ise- işinizi dünyada en iyi yapan kişi olmak olsun.”

Tanrım,

Bana değiştirebileceğim şeyleri değiştirmek için cesaret,

Değiştiremeyeceğim şeyleri kabul etmek için sabır,

İkisi arasındaki farkı bilmek için akıl

Ve beni aşkın körlüğünden, yalanlarından koruyacak dostlar ver.”



  |  Bu haber 14546 defa okunmuştur.

Duyurular  KATEGORİSİNDEN HABERLER

Büyüklük Makamı ve Kutup Yıldızı

Büyüklük Makamı ve Kutup Yıldızı Büyüklük Makamı ve Kutup Yıldızı Felsefe Profesörü S. Zelyüt ile D. Cündioğlu, Aristo üzerine yapılan bir sohbette...

“Mutluluğun Gizi” & Kaşık Dolu mu; Boş mu?

“Mutluluğun Gizi” & Kaşık Dolu mu; Boş mu? “Mutluluğun Gizi” & Kaşık Dolu mu; Boş mu?

“Aslında ben kendimi vurdum.”

“Aslında ben kendimi vurdum.” “Aslında ben kendimi vurdum.”

Yeni Yıl, Aranan Hazine ve Simyacı

Yeni Yıl, Aranan Hazine ve Simyacı Yeni Yıl, Aranan Hazine ve Simyacı

Yükselmek iyidir. Fakat asıl olan yükselmek değil; yükseldiği yerde kalabilmektir…

Yükselmek iyidir. Fakat asıl olan yükselmek değil; yükseldiği yerde kalabilmektir… Yükselmek iyidir. Fakat asıl olan yükselmek değil; yükseldiği yerde kalabilmektir… Balık denizin, kuş ise havanı...

Anneleri Günü 2019

Anneleri Günü 2019 Anneleri Günü 2019

Benim babam Toyota gibi. Annemse bir Melek…

Benim babam Toyota gibi. Annemse bir Melek… Benim babam Toyota gibi. Annemse bir Melek…

İnsana Ne Kadar Toprak Lazım “Lev Tolstoy "

İnsana Ne Kadar Toprak Lazım “Lev Tolstoy İnsana Ne Kadar Toprak Lazım “Lev Tolstoy " Tolstoy: Onun İhtiyaç Duyduğu Üç Arşın(2 mt) Kadar Bir Topraktı!..”

Deniz Yıldız'ı Hikayesi ve İnsani Dayanışma

Deniz Yıldız'ı Hikayesi ve İnsani Dayanışma Deniz Yıldız'ı Hikayesi ve İnsani Dayanışma

Fotoğraf Makinesi Kampanyası ( 2008-2012-2015 )

2008 – Ahmet ASLAN: 400 EURO

2008 – Diğer arkadaşlar: 600 EURO

2008 – Toplam: 1000 EURO

Bitti

2012 - Seyit  ÇAĞLAR : 30 Euro  

  2012 - Aliman SEVİM : 40 Euro

  2012 - Ali ASLAN : 10 Euro

  2012 - Hasan AĞKAYA : 20 Euro

  2012 - Ali ALTUNOK :20 Euro

  2012 - Ali İhsan GÜLER : 50 Euro

  2012 - Metin ÖKSÜZ : 30 Euro

  2012 - Naki ÖKSÜZ : 20 Euro

  2012 - Rıfat ÖKSÜZ : 50 Euro

  2012 - Hüseyin ÖKSÜZ : 50 Euro

  2012 -Murat İLHAN

           (Zeynal oğlu):50Euro

  2012 - Fatma İLHAN

           (Hasan Kızı):10 Euro

  2012 -Zeynep KORYÜREK:20 Euro

  2012 - Elif GÜN :10 Euro

  2012 - Piri İlhan

          (Minnet oğlu):30 Euro

  2012 - Hüseyin YILMAZ

         (Güldalı oğlu):30 Euro

  2012 - Turabi TEMİZ : 20 Euro

  2012 - Hikmet GÜLER : 40 Euro

  2012 - Hüseyin İLHAN

           (İbrahin oğlu):20 Euro

  2012 - Hasan ÇEVİKER : 10 Euro

  2012 - Zeynep GÖÇER : 20 Euro

  2012 - Necmettin ÖKSÜZ : 20 Euro

  2012 - Sultan AKKOYUN: 50 Euro

  2012 - Ali Ekber PEKTAŞ : 20 Euro  

  2012 - Yusuf ALTUN  : 20 Euro

  2012 - Mehmet İNCE : 15  Euro

  2012 - Mustafa(Vaylo)

             OLGUN:50 Euro

  2012 - Ahmet OLGUN : 50 Euro

  2012 - Hasan AKŞAHİN :10 Euro

  2012 - Aliseydi UÇAR : 50 Euro

  2012 - Veli ÇAĞLAR  : 10 Euro

  2012 - Fahri ÖKSÜZ  : 20 Euro

  2012 - Kasım YILMAZ : 50 Euro

  2012 - Kadir ÇAĞLAR : 20 Euro

  2012 - Hasan AKŞAHİN

             DEDE:10 Euro

  2012 - Hacı ÖZSEVİM : 20 Euro

  2012 - Duran AYDOĞAN:30 Euro

  2012-Hüseyin Rahmi

          ÖZTÜRK:50 Euro

  2012 - Ahmet ÖZTÜRK (Köln):30 Euro

  2012 - Vahap ÇEVİKER :10 Euro

  2012 - Kenan GÜVERCİN : 10 Euro

  2012 - Sezai ALTUN : 10 uro

  2012 - Bektaş AKŞAHİN : 20 Euro

  2012 - Veli İLNCE : 10 Euro

  2012 - Ziyade ŞENKAYA : 10Euro

  2012 - Hasan KARAGÖZ :10 Euro

  2012 - Hasan AKDOĞAN : 10 Euro

  2012 - Hüseyin AKDOĞAN 10 Euro

  2012 - Turan GÖÇER : 10 Euro

  2012 - Cengiz SEVİM : 20 Euro

  2012 - Bektaş Hacı AKŞAHİN:10 Euro

  2012 - İsmail AĞKOÇ : 20 Euro

  2012 - Aliekber AKKAYA : 20 Euro

  2012 - Erdinç ASLAN : 10 Euro

  2012 - Ali ARKADAŞ :10 Euro

  2012 - Hasan (Fikriye)

             ÖZACAR:20 Euro

  2012 - Ahmet KAYGUSUZ

           (Arguvan’lı):10 Euro

  2012 - Avades ALTUN

            ( Der. Bşk.):50 Euro

  2012 - Havaşin MARKET

             (Arguvan’lı):20 Euro

  2012 - Hasan ÖKSÜZ : 10 Euro

  2012 - Haydar ER

            (Müslüm oğlu):50 Euro

  2012 - Tamam SOFU :10 Euro

  2012 - Musa ÇİFTÇİLER: 10 Euro

  2012 - REISE BIRO

     Firat, Ober-Ramstadt :20 Euro   

  2012 - Vahap ASLAN(Culfalı): 30 Euro

  2012 - EURO SÜPER MARKET

             DARMSTADT:20 Euro

  2012 - Hüseyin ER (Köln) : 50 Euro

  2012 - Vedat ÇALIŞKANOĞLU: 5 Euro

  2012 - Kamber ÇAKMAK : 5 Euro    

  2012 - Hüseyin AYDOĞDU

            (Şahin oğlu): 50 Euro

  2012 - Meliha YÜCEL : 50 Euro

  2012 - İsmail SEVİM

  (Haydar oğlu): 20 Euro

  2012 - Necati-Zekine KILIÇ :20 Euro

  2012 - Erdal ÇALIŞKANOĞLU: 20 Euro

  2012 - Hüseyin ÇALIŞKANOĞLU

           (Süleyman oğlu) : 20 Euro

  2012 - Yılmaz GÜLER: 20 Euro

  2012 - Mehmet AKDOĞAN:20 Euro

  2012 - Bektaş ile Hünkar

             ALTUN: 80 Euro    

  2012 -  TOPLAM : 1915 EURO  

   Bitti

2015 - Eski bozulan makinenin

           sigortasından alınan:75 EURO

2015 – Aliseydi KARGIN : 50 EURO

2015 – Erdoğan BIÇAKCIOĞLU : 50 EURO

2015 – Sefa ALTUN : 50 EURO

2015 – Murat İLHAN

(Sarhoş amcanın torunu):50 EURO

2015 – Abbas PEKTAŞ

(Yusuf oğlu): 50 EURO

2015 – Yusuf ALTUN : 30 EURO

2015 – Merdan ŞENOL : 50 EURO

2015 –  Hasan ALTUNOK

(Hüseyin&Hatice oğlu) : 20 EURO

2015 – Abbas KORYÜREK : 30 EURO

2015 – Hasan KARAKOÇ

 (Donjuan'ın oğlu) : 20 EURO

2015 – Piri SOFU : 10 EURO

2015 – Haydar GÜN : 50 EURO

2015 – Hacı ÖZSEVİM : 25 EURO

2015 – Abbas ÖZSEVİM : 25 EURO

2015 – Ali Ekber AKŞAHİN : 20 EURO

2015 – Veli İNCE : 10 EURO

2015 – Ali Agırdemir (Köln): 50 EURO

2015 – Kasım YILMAZ : 50 EURO

2015 – Hüseyin YILMAZ

(Filip - Fattey bibini torunu):50 EURO

2015 – Hüseyin ÇİFTÇİLER : 50 EURO

2015 – Avades ALTUN : 50 EURO

2015 – Ali İhsan UÇAR : 25 EURO

2015 – Seyit ÇAĞLAR : 20 EURO

2015 – Hüseyin AKKAYA

( Yeter Oğlu) : 20 EURO

2015 – Piri İLHAN : 50 EURO

2015 – Haydar ER : 50 EURO

2015 –  Hüseyin ÇAVUŞ

(Igdırlı):10 EURO

2015 – Naki ÖZSÜZ : 20 EURO

2015 – Mesut  İLHAN : 20 EURO

2015 – Hüseyin ÖKSÜZ

(Naki oğlu) : 20 EURO

2015 – TOPLAM : 1075 EURO

Bitti

2012 - Sayfası…

2015 Sayfası…


Fotoğraf Makine Kampanyası -2021

2021 - Ahmet ASLAN: 500 EURO; 2021-Ali ŞEN “Arguvan”: 500 EURO; 2021 – Zeynal AKDOĞAN: 200 EURO;  2021 – Ali ÖZACAR: 50 EURO; 2021 – Vahap İLHAN: 50 EURO; 2021 – Vedat İLHAN: 50 EURO;  2021 –Robert YANAR: 50 EURO; 2021 – Can YANAR: 50 EURO; 2021 – Özkan ÇAKIR: 50 EURO; 2021 – Ecevit ÇAKIR: 50 EURO; 2021 – Erol YILMAZ: 50 EURO; 2021 – Abbas YÜCEL: 50 EURO; 2021 – Metin İLHAN: 50 EURO; 2021 – Hüseyin ÖZİLHAN: 50 EURO; 2021 – Zeynal ÜSTÜNER “Arguvan”: 100 EURO; 2021 – Eyüphan AKDOĞAN: 50 EURO; 2021 – Hüseyin AKDOĞAN: 50 EURO; 2021 – Hüseyin ŞENOL: 50 EURO; 2021 – Ali Ekber GÜLER: 50 EURO; 2021 – Hüseyin YILMAZ-Ali oğlu-: 50 EURO; 2021 – Oktay TURAN “İğdirli”: 50 EURO; 2021 -  TOPLAM:2150 EURO; 2021 – Latife ile Hüseyin GÜN “İstanbul” 1 ad. Video çekim için aydınlatma LED:1250.TL. ; 2021- Yusuf EROL: 200 TL; 2021 – MAKİNE VE LED AYDINLATMA ALINDI. KITILIMCILARA TEŞEKKÜR EDERİM. www.aliseydi-sevim.com

Bilgisayar Alımı : 650 Euro - 2022

Almanya Ober-Ramstad'dan, isminin açıklanmasını istemeyen Değerli bir arkadaşım: 650 EURO     Seyit ÇAĞLAR arkadaşımın öncülüğü ile. İkisine teşekkür ederim.

DUYURU TAKVİMİ

HARİTA: MALATYA FETHİYE

Aliseydi SEVİM Aliseydi SEVİM
Hele bakın gömleğimiz ne taraftan yırtılmış?
Aliekber Pektaş Aliekber Pektaş
Gül-güle büyük, efsane insan, lider: Fidel Kastro
Seyit Çağlar Seyit Çağlar
DAR AGACINA ASTILAR SEYIT RIZAYI,NEYLEYIM – Seyit ÇAĞLAR

LUZÜMLÜ TELEFONLAR



Kınay Çiçekcilik: 0 422 323 86 76
Kınay Çiçekcilik: 0 542 368 10 03

Karmen Çiçekcilik:0 422 323 10 84
Karmen Çiçekcilik:0 542 210 16 69

Sahan Yemek: 0 422 325 29 30
Sahan Yemek:0 530 227 02 79

Orhan Yemek: 0 422 336 88 22
Orhan Yemek: 0 533 720 20 09

Gülüstan(Sevim) Kuaför: 0 422 322 81 65
(Aliseydi) Karakaş Emlak: 0 422 324 20 60

Yazıhan Belediyesi: 0 422 751 40 54
Kaymakamlık Makamı: 0 422 751 42 12
Yazıhan Maliye: 0 422 751 41 12
Yazıhan Tapu: 0 422 751 42 00
Yazıhan Hastahane: 0 422 751 41 05
Yazıhan Nüfus: 0 422 751 42 30

Ziraat Bankası /Yazıhan:  0 422 751 44 03
Emlak / Nihat GÜLER: 0 422 325 15 34
Mobil: 0 532 794 24 02

Yazıhan Emlak / Kaya Emlak
Süleyman KAYA: 0 537 380 05 04

MASKİ
Malatya Su İdaresi
Arıza: 185
Genel Müd. :377 74 44
444 51 44

Elektrik Arıza
444 91 86

Telefon Arıza ve Bilgi
444 1 444

İnternet Arıza

444 1 375







FACEBOOK

Sık Sorulan Sorular

Sitemizin güncellenmesi devam etmekte.

2011 yılından bu güne kadar olan veriler işlendi; Açılmayan videoların sebebi, o videoların bulunduğu hesabımızı Youtube’nin silmesinden dolayıdır.

2011 yılı öncesine ait olan verilerin işlenmesi zaman alacak. Fakat hemen hemen geçmişe ait olan resimlerin tamamının kopyası var. Yakında onların tamamına nasıl ulaşacağınız açıklanacaktır.

Aradığınız eski haberleri bulmak için: Sayfamızın üst ve alt kısmındaki menüde “Arşiv” linkini tıklayınız. “Anahtar Kelime” karşılığına aradığınız haber başlığından bir iki kelime yazın, “Haber Ara” yı tıklayın.

Aradığınız kelime başlıkları sıralanacaktır. Büyük harfle aradığınızı bulamazsanız, küçük harflerle yazın.

Başka bir yolla “Google” ye yazıp arayın. Google sitemizdeki haberi bulur. Bütün bunlara rağmen aradığınız bulamazsanız,

Sitemizin alt ve üst kısmındaki "İletişim" menüsünü tıklayıp, bana mesaj gönderiniz.

Yazar isimlerinin sıralanması otomatik olarak, en son yazan yazarın en üste gelmesi şeklinde oluşmaktadır

Site Sloganımız: 2005 - 2024

2005 &  2024
www.aliseydi-sevim.com
aliseydisevim@gmail.com 

Otobüs Seferleri

                     OTOBÜS SEFERLERİ

         MALATYA                               FETHİYE

                                                          06,10

          07:15                                       08:30

          09:45                                       11:00

         13:30                                        14:45

         16: 00                                       17:00

         18:30                                        19:45

Tüm videolar

  Prof.Dr. Sinan CANAN
 

Prof.Dr. Sinan CANAN

İzlenme:7926

   
  Mutlu Olmak: Özgür Bolat at TEDxIhlasCollegeED
 

Mutlu Olmak: Özgür B

İzlenme:8100

   
  Prof. Dr. Acar BALTAŞ
 

Prof. Dr. Acar BALTA

İzlenme:7390

   
  DOĞA İÇİN ÇAL 4 - ALYAZMALIM SELVİ BOYLUM - HD
 

DOĞA İÇİN ÇAL 4 - AL

İzlenme:17796

   

Ayın Şiiri


Şerefle bitirilmesi gereken en asil görev hayattır.


Bir lokma ekmek ( ve zevk) için şerefini çiğnetmeye;


bir anlık eğlence için servetini tüketmeye,


bir zamanlık mevki için el ayak öpmeye,


insanları ezip geçmeye,


günlük menfaatler için onurunu terk etmeye,


bir kısım insanlara kızıp


tüm insanlara düşman olmaya değmez bu hayat!



Can Yücel


Mydeign Haber Temaları -http://habersitesikur.tk

Fethiye'nin Dünyaya Açılan Penceresi
Ekstrafikir.com mydesign haber temasıdır.