Songül ile Hakan YILMAZ'ın bu akşam kınası yakıldı. Yarin Fethiye'de yapılacak olan bir düğünle evlenecekler.
Çiftlere ömür boyu mutluklar dileriz.
Resimler saat:01.00'den sonra açılabilir.
30 Temmuz 2010
Nuray ile Aktan GÜLER, 29 Temmuz 2010 tarihinde Melekoğulları Düğün Salonunda yapılan bir düğünle evlendiler.
Çiftlere Ömür boyu mutluluklar dileriz.
Nurgül ile Engin 29 Temmuz 2010 tarihinde Belediyemiz Nikah Salonunda Nikahlandılar.
Çiftlere ömür boyu mutluluklar dileriz.
Beldemizin Aynik mevkiine dikilen fidanların kuraklıktan gördüğü zararı asgariye indirebilmek için, İlçemiz Kaymakamı ile Beldemiz Belediye Başkanı, bu fidanlara can suyu vermek için çalışmalar yapmaktalar.
Bu çalışmalardan çektiğimiz resimler yan taraftadır.
28 Temmuz 2010
27 Temmuz 2010 tarihinde Selami GÜLER'in oğlu Barışcan GÜLER'in, Sünnet olması dolaysı ile Fethiye Düğün Salonunda bir düğün yapıldı.
Barışcan'a ailesi ile geçireceği mutlu bir ömür dileriz.
27 Temmuz 2010
26 Temmuz 2010 tarihinde Bülent YILMAZ'ın oğlu Anıl'ın, Sünnet olması dolaysı ileFethiye Düğün Salonunda bir düğün yapıldı.
Anıl'a ailesi ile geçireceği mutlu bir ömür dileriz.
26 Temmuz 2010
25 Temmuz 2010 tarihinde Belediyemiz parkından Fethiyeli Grup ve Sanatçıların katıldığı bir geçe düzenlendi.
İşlerimiz.n yoğunluğu ve elektriklerin sık sık gel git yapması haberimiz geciktirmekte. Bir video yada resim albümü gönderirken varsayalım ki %90 gönderilmiş görüldüğü halde elektrik bir dakika gel git yapınca bağlantı kesiliyor. Tekrar baştan başlanılmak zorunda kalıyoruz....
Her sanatçımızın başlangıçta bir videosunu koyacağım. Sonra tamamını videolar sitemize ekleyeceğim. Türkiye'de Yotube yasak olduğundan böyle bir ilave zorluk daha
yaşıyoruz.
25 Temmuz 2010
23 Temmuz 2010 tarihinde kınası yakın, Medine ile Ufuk, 2 Temmuz 2010 tarihinde Malatya'da yapılan bir düğünle evlendiler.
Çiftlere ömür boyu mutluklar dileriz.
Kına resimlerini şimdi koydum. Düğün resimlerini de zamanım olursa bu gün koyacağım. Kınadan bir adet video koydum. Düğünden ise iki adet videomuz var.
Belediye Binamız, CHP Genel Başkanı Sayın Kemal KILIÇTAROĞLU’nun açılış kordalesini kesmesi ile hizmete açıldı.
6x4 M. boyutunda, 2 adet belediye başkan yardımcı, bir muhasebe, bir tahsilat olmak üzere dört; bir adet 6X6 M. boyutunda mutfak,, bir adet 5X 9 M. Boyutunda Meclis Toplantı odası, bir adet 6 x 15 M. Boyutunda nikah salonu, bir adet 3x3 M. boyutunda sekreterlik, bir adet 5 x 9 M. boyutunda başkanlık makamı odası ve bu odaya bağlı lavabo… ile alt katta diğer personelin kullanımı için bir adet kadın ve bir adet erkek tuvaleti mevcuttur. Bu odalar, ana kapı girişinden ilk kapı sağdan başkan odası olmak üzere başlayıp “T” koridorunda diğer odalar bağlanmıştır.
Bu alt katın üzeri tamamen düğün salonudur. Düğün salonunun mutfağı, gelin odası ve lavabosu yapılmış. Belediye binası ile düğün salonun tamamı fayanstır. Belediyenin “T” koridoru 40x40 fayansla odalarsa 30x30 fayansla kaplı. Makam odası ise 40x40 kar beyazı fayansa koyu kahverengi ile dekor verilmiş.
Bu bina, belediyeliğimizi muhafaza ettiğimiz sürece, nüfusun on binleri aştığında dahi rahatlıkla hizmet verecek kapasitede. Yazıhan ve bağlı belde belediyeleri ile Malatya’nın ve bir çok belde ve ilçe belediyelerinin imrenerek bakacağı bir geniş, ferah ve güzel bir yapıdır.
Bu binanın yapımına bir tek çakıl taşından yüzlerce torba çimentoya, tonlarca demire kadar olduğu gibi belediyenin asli gelir olan iller bankası payımızı Fethiye nüfusuna kayıtlı olmaları dolaysı ile sağlayan bütün Fethiyelilere ve gerçekten alın teri de döken belediyemiz personeli ile belediyemizin yapım sürecinde dışardan gelip tanımayan kişilerin belediyenin odacısı sayacağı gibi iş giysileri içerisinde sürekli belediyenin temizlik ve düzenine elinde paspas, fırçası ve arkadaşları ile çalışan başkanın eşi Sultan YÜCEL ve arkadaşlarına ve bu yapının meydana gelmesine öncülük eden Belediye Başkanımız Habib YÜCEL’e içten teşekkürlerimiz sunar “Belediye Hizmet Binamızın” beldemiz insanına ve memlekete hayırlı olmasını dileriz.
Ayrıca Sayın Vekilimiz Ferit Mevlüt ASLANOĞLU’na belediyemize gönderdiği bir kam yon mobilya için teşekkür ederiz.
Alevi inancı perspektifinden baktığımızda mana âlemi, madde âleminin önünde ve onun yolunu ve menzilinin gösterir. Bu açıdan baktığımızda ise değişmez desturdur: “makamları ve mekânları yüceltenin insan olduğu.”(1.Dipnota bknz.)
Her şey insanlar içinse, insan mutluluğuna ket vuran, unu sarıp sarmalayıp kıskıvrak yakalayıp sıkan, onun gözündeki parlaklığı, gönlündeki ışığı karartan… her edim, yapı ve ortam ne kadar ihtişamlı, parlak göz dolduran bir görüntü arz etse de bu, o insanın kendisini cehennem ortamında hissetmesine mani olmaz… Mesela: darbeler döneminde siyasilerin tutuklanıp götürüldüğü Yassı Ada’yı, “orada tutuklu iken o siyasilere sormalı” ve bugün “İmrallı’da kalana sormalı adanın güzelliğini…” Çünkü mühim olan gönüllerin sürgün, tutsak olup olmamasıdır.
Elbette ki bulunulan mekânın ille de tel örgülerle çevrili olması gerekmez… İnzivaya çekilmiş bir derviş, … de yalnızdır; Afrika da çadırında yaşayan bir yerlide mütevazi çadırında yalnızdır ama kendini kuşatılmış ve baskı altında ve mutsuz hissetmez. Önemli olan gönüllerin geniş, ufukların parlak ve açık, gözlerin aydınlık, yüreklerin coşkulu, ruhların neşeli, bedenin sağlıklı ve insanı merkez alan bir zihniyet ve ilişkiler ağıdır…
Dilleriz barış, kardeşlik, hakkaniyet… sevgi dolu duygular ve gelenekle geleceği, mimari ile vicdanı birlikte yoğuran bir mekan, bir dünya özlemimizin de remzi olur bu görkemli yapı ve açılış…
a.s.
24 Temmuz 2010
Din not: Edebiyatta önemli bir kuraldır: “bir kitaptan yapılan alıntının aynen, bir harf yada sözcüğünün değiştirilmenden aktarılması.” Ben bu kuralın dışına çıkıp özet yapıyorum.
Kayıp Gül adlı romanında Serdar ÖZKAN: Marka moda, gösteriş düşkünü roman kahramanı Diana’nın 1100 dolarlık gömleğinin etiketini annesinden gizlediğini ve bunu annesinin fark etmesi üzerine annesi Diana’ya: “Dün Paris’teki Gazetelerde yayınlanan Müzayede haberini okuyup okumadığını," sorar. Diana’nın bunu okumadığının anlaşılması üzerine haberi annesi verir: “Goethe’nin bir yeleğinin dün bir müzayedede 125.000,00 dolara satıldığını,” söyler.
Diana, "bu haber ile ne demek istiyorsun," der? Annesi de:”Bazıları mağazalarda beş dolar etmeyecek bir yeleğe değer katıp 125.000,00 dolara çıkardığını, bazılarınınsa değer kazanmak için pahalı giysilere ihtiyaç duyduğunu,” söyler.
Ünlü bir deyimimizi doğrular nitelikte bu: “Ne adamlar gördüm üzerinde elbise yok, ne elbiseler gördüm, içinde adam yok.”
Yukarıdaki resimleri tıklayınız. Eski tarzda saat:20.00'a doğru resimler açılabilir. Videolarda var o yarin.
Sayın KILIÇTAROĞLU'nun beledimize gelişi öğlen sonu gerçekleşecek. Hazırlık çalışmalarını ve bu günkü çektiğim ve çekeceğim BÜTÜN resimleri Slayt olarak izlemek için tıklayınız.
Resimlerin Temmuz Ayı Resimler albümünde muhtemelen yarin izleyebileceksin. Çünkü akşamda bir düğün ve gece 12:00'a kadar oradayım Yarin Kızıldeli'nin açılışı ve etkinlik...
23 Temmuz 2010
Not: Sevim, Hüseyin ASLAN, lakabı Sevim'inde deyişi ile Danamamik'in kızı Sevim DALMIŞ'tır.
22 Temmuz 2010
Yazıhan Fethiye arası da, Yıkarı Tenci yolundan sonra asfaltlandı.
Belediye Başkanı Habib YÜCEL, bu yol çalışması için Kıştan beri ilgililer ile görüşmekteydi ve sözünü almıştı.
Ali Asker Sevim 17 Temmuz 2010 tarihi Cumartesi günü saat:12.00’da rahmetli babası Kemal Sevim ile kardeşi Abuseyif SEVİM’in anısına Cem Evinde bir yemek verdi.
Tanrı taksiratını artırsın.
Rahmetli Kemal GÜLER’in üç torunu 18 Temmuz 2010 tarihinde Fethiye Beldesi Belediye Parkında yapılan bir düğünle sünnet olduğular. Çocuklara ailesi ile geçirecekleri analı babalı mutlu bir ömür dileriz.
Düğünde sırasıyla Canan ÖZACAR ve Grubu ile Hüseyin ÖKSÜZ sahne aldılar. Düğün unuttuğumuz geleneksel kokuyu verdi bize. Eğlenceli ve güzel bir düğündü. Salonlardan iyiydi.
20 Temmuz 2010 tarihinde Arca ile Mert PEKTAŞ’ın Sünnet Düğününü Belediyemiz Parkında yapıldı. Düğüne Malatya’dan getirilen Ahmet İLHAN’ın oğlu Selahattin ile grubu ve Cemal ÖZTAŞ getirilmişti.
Buda unutmaya başladığımız geleneksel düğün tadında idi. Geçe geç vakitlere dek çalınıp söylendi ve halaylar çekildi.
Her iki düğünden de çektiğimiz resimleri “slayt” olarak ekleyip FACEBOOK’ta paylaştım. Aynı zamanda sitemizin Temmuz Ayı Resimler Albümüne de ekleyeceğim. Videoları da iki gün içerisinde eklemiş oluruz. İşlerimizin yoğunluğu sebebiyle bu haberleri geciktirdik.
17 Temmuz 2010
Bu gün saat:12,00’da Cem Evinde rahmetli Hüseyin PEKTAŞ’ın mezarının yapılması ve senesi olması dolaysı ile ailesi bir yemek verdi. Merhuma tanrıdan rahmet kederli yakınlarına sabır ve başsağlığı dileriz.
Yarin 18 Temmuz 2010 tarihi başlangıç olmak itibari ile 08 Ağustos’a kadar neredeyse her gün bir etkinlik, düğün, açılış ve lokma var… Fethiye’de havlar sıcak ama buna rağmen iki hafta hareketli günler yaşanacak.
Yarin saat: 12’00’de Cem Evinde Ali Asker SEVİM’in rahmetli babası Kemal SEVİM ile kardeşi rahmetli Abuseyif SEVİM’in anısına verdiği yemek ile akşam GÜLER'lerin Sünnet Düğününde düğününde Grup Öksüzler, Havanur ile belki Canan Özacar sahne alacak.
20 Temmuz 2010 tarihinde Çağdaş ile Arda PEKTAŞ’ın sünnet düğünleri.
23 Temmuz 2010 tarihi Medine Sevim’in beldemizde kınası ve 24 Temmuz akşamı düğünü ve aynı gün(24 Temmuz 2010) saat:14:00’de (CHP Genel Başkanı Sayın Kemal KILIÇTAROĞLU’nun Kordalesini keseceği) Belediye Binamızın açılışı.
25 Temmuz 2010’da Kızıldeli Turbesi etrafında yapılan çevre düzenlemesinin açılışı, lokma ile aynı gün akşam Belediyemiz parkında kendi sanatçı ve gruplarımızın katılımı ile Konser… Aynı gün 25 Temmuz 2010 tarihinde Antalya’da bir nişanımız var. Bu haberin ayrıntısını ve resimlerini ertesi gün koyacağım.
Aldığımız habere göre ünü ülkemiz sınırlarını aşmış değerli sanatçımız İhsan GÜVERCİN, beldemiz insanına ifade edilmesi güç olan katkılar sağlayan değerli insan rahmetli Seyfi KORYÜREK’in heykel yada kabartmasını beldemize getirecek.
Kısmen özel bir haber. Oğlum Nurali Ankara Mamak Barış Gücünde askerliğini yapmakta iken yurtdışı görevine seçildi. Beş günlük iznini Antalya’da eniştelerde geçiriyor ve 25 Temmuz 2010 tarihinde kışlaya teslim olmasının ardından, 26 Temmuz 2010 tarihinde NATO Barış Gücü’n de görev yapan Türk Birliğine katılmak için Afganistan’a gidecek.
Bu vesile ile Nuralinin Antalya’dan gönderdiği resimler ile Nurali’nin Samsun’daki komutanının Fethiye’ye gelin bizi ziyaret sürecinden çektiğimiz resimler, aşağıdaki 15 Temmuz 2010 tarihli Çeşitli Resimler Albümündedir. Bahsettiğim komutanımız Mustafa bey hanımı Özlem tarafından bizim de akrabamız. Yaşlılar bilir ancak. Özlem Deli hanımın Esmenin kardeşi kızı Azzet KOÇ(eşi Eyüp)’un torunu. Akdoğanlarında akrabası olurmuş. Bu vesile ile Fatma ablaya(Yüksel AKŞAHİN’in eşi) geçen ay kaybettiğimiz Hanım ablanın vefatı dolaysı ile başsağlığı dilemek istediler. Onları Yukarı Tenci’ye götürdüm ve Tenci’den de çektiğim manzaraları, 15 Temmuz 2010 tarihli Çeşitli Resimler albümüne ekledim.
15 Temmuz 2010
Merhume Melek Bıçakcıoğlu'nun kırkı dolaysı ile bu gün öğlen ailesi Cem Evinde bir yemek verdi.
Merhuma tanrıdan rahmet, kederli yakınlarına sabır ve başsağlığı dileriz.
Geçen yıl kaybettiğimiz rahmetli Hamza ÇAĞLAR'ın mezarını ailesi bu gün yaptırmıştı. Rahmetliye Tanrıdan rahmet kederli yakınlarına sabır ve başsağlığı dileriz.
Not:
14 Temmuz 2010
Yeni Belediye Binamızın açılış çalışmalarına hız verildi. Belediye binası ve düğün salonumuz bitti, temizliği yapılmakta. Haftaya, açılıştan önce yeni binaya taşınıyoruz.
PTT'nin yanından aşağıdaki Kooperatifin altına, yokuş başına kadar olan yol daha kalın kilitli taş ile karayolları tarafından kaplanacak. Bununda açılıştan önce bitirilmesi planlanmakta.
Yani, sitemize girenlerin %55’i önce Facebook’ta dolaşıyor, oradan da sitemize geçiyor,
11 Temmuz 2010
10 Temmuz 2010
Yer: Fethiye Belediyesi Düğün Salonu
Düğün 18:30'da başlayacak.
Çeşitli Haberler
Havalar oldukça sıcaklaştı. Fakat geceleri rahat yatılabiliyor, bunaltıcı değil. Bu zamana dek olmadık yeni bir haber daha.
Belediye kara sineğe karşı, bir firmaya beldemizi ilaçlattı. Bu ilan son teknoloji harikası. Camlara, metal ve sıyı toprak gibi emmeyip üzerinde kurutacak yüzeylere püskürtülüyor. Bu ilacın etkisi aylarca devam ediyor. Şimdilik, Fethiye'de kara sinek yok denecek kadar azaldı. Bu ilaç evlerin camlarına da püskürtüldü. En etkili yöntemde bu. Fakat, hanımlar camımız kirli gözüküyor diye camlarını sildikçe, ilacın etkisi azalıp, sinekler artabilir.
***
Geçen ayki, “Hanım Ablaya Mektup” yazımda unuttuklarım ve eskiye ait diye bazı yazmadıklarım, yaşayan yakınlarında bir sevgi, saygı eksikliği olarak sakın alınmasın… Fidanın Hüssük ile Cazoğ bibi ile Adana’ya gelin ettiğimiz Zilfi’nin nenesi Dada Mercan ile hâla tebessümle andımız, sevdiğimiz komşumuz rahmetli Tat Zekine’yi de unutmuşuz. Yusuf abi(Canlıbay), “biz Adana’da da Tat Zekine derdik,” dedi ve bu lakabın hikâyesini anlattı.
Rahmetli Zekine bacı, Adana’da salça yapıp, Fethiye’ye geldiğinde de getirip burada satardı. Koç Grubunun salça markasıdır: “Tat.” Zekine bacı da güzel salça yaptığından, “Tat Zekine” demişler.
Rahmetli Zekine bacı, mahallemizde bir neşe kaynağıydı. Nasıl unuturuz Zilfi, Fatma ablayı, Mansur’u Aziz’i ve babanı ve diğer kardeşini… Çocukluk anılarının ayrı bir yeri vardır insan dimağında. Yaşadığımız sürece de, kafamızın bir yerinde hep var olacaksınız.
***
Kazım Kormaz'ın Evinin Son hali için tıklayınız. Diğer yapımı devam eden ev resimlerini, ben bu sayfada haber etmesem de, yeni çektiğim resimleri, ilgili kişinin ev albümüne ilave edip güncelliyorum. Bu kişiler, ister Facebook'taki profilimden paylaşıp, isterseniz sitemizden bu albümleri izlerken sık kullanılanlara ekleyip daha kolay takip edebilirler.
Yani ben buraya bahsi geçen evlerle ilgili yeni bir haber yazmasam da, o albümleri güncelliyorum.
Bir Portre, Yusuf Canlıbay
“Askerliğimin birinci yılını hemen hemen tamamlamıştım… Aylar geçmiş, harçlıkta mektupta gelmemişti… Bir gün mektup dağıtılırken okunan “Yusuf Canlıbay” ismi kulaklarımda çınladı. “Burada,” deyip bağırdım telaşla. Mektubu alıp göğsümden atan kalbimin sesini duyarak, büyük bir sevinçle okumaya başladım…
“Oğlum Yusuf…” diye başlayıp hasretlik bildiren ve hal hatır faslının ardından: “garip elde hasretliğe bir de parasızlığın eklenmesinin ne demek olduğunu bilirim oğlum… Çünkü bende yaşadım, senin şimdi yaşamakta olduğun, hasretlik ve yokluğu! Çakırım, canım yavrum hasretliğin içimizde bir kor, sana harçlık gönderemiyor olmaksa cabası.
Mektubunda, harçlığında gecikmesinden belki sende tahmin etmişindir. Beni işten çıkardılar, işsizim… Ev kirasını veremdik, ev sahibi ya kira, ya çıkın diyor… Bakkal vereseyi kesti. Bakkalın, manavın ününden geçemez, kahveye dahi gidemez oldum. Kardeşlerin küçük, çalışacak yaşta değiller… vb.”
Büyük bir sevinçle parlayan gözlerimden, kahır gözyaşları süzülmeye başladı. Hırçınlaştım. Etrafımdakiler karşısındaki bu ani kabalaşmam, beni tanıyıp seven üsteğmenin dikkatini çekmiş, beni çağırıp: ‘ne bu hal oğlum?”dedi.
Yukarıda ki haberle ilgili haberleri, ilerde yapılacak düğün resimleri de, bu linki tıklayarak ulaşabilirsiniz. Mutlu Günlerimiz, Bloğu için tıklayınız. İlaveten, Google'de, Bloğlarımızda bulunan damat ile gelinin ad ve soy adlarını yazar tıklarsanız. Bu sayfaya ulaşabilirsiniz.
Bloglarımız, Goolge'nin Blog'udur. Bu Blogların ömrü, benim ve sitemin ömründen daha uzun sürer diye, böyle bir yol izliyorum. yani ben olmadığımda dahi bu haberleri ilgili Bloglarda görebilirsiniz.
Dün, Gülüsten bacı ile Zeynep abla, rahmetli Meral ana'nın yası için Aşağı Tenciye gittiler. Bende bu vesile ile onlar ile gidip, Aşağı Tenci'den bir takım resimler çektim.
İlgili görüntüleri izleyebilmek için yan taraftaki resmi tıklayınız.
03 Temmuz 2010
CHP MYK Üyesi Sayın Mahmut Duyar ile Çankaya Belediye Başkanı Sayın Bülent Tanık Beldemizi Ziyaret Etti
Dün beldemizi CHP MYK Üyesi Sayın Mahmut Duyar, Çankaya Belediye Başkanı Sayın Bülent Tanık, CHP Milletvekili Mevlüt Aslanoğlu, CHP İl Başkanı Veli Ağbaba ile beraberinde CHP'li partililer ziyaret etti.
Konuklar belediye parkında yöresel yemekler ikram edildi. Başta Belediye Başkanı Habib Yücel ile yukarıda ismini andığımız konuklar birer konuşma yaptılar. Belde bayraklarla ve CHP flamaları ile süslendi. Sanki bir secim havası vardı. Konuşmacılar genel siyasetten bahsettilerse de, beldemizi ve beldemiz hizmet etmiş ve etmekte olan Belediye başkanlarını da övüp , başarıları için teşekkür ettiler.
Bende, gözden kaçan; fakat çektiğim resimlerde gözüken, başkanın hanımının şahsında mutfakta çalışan diğer hanımlar ile masa ve sandalyelerin dizilip, sofranın kurulup kaldırılması ve o gördüğünüz afişlerin ve diğer görevlerin yerine getirilmesinde büyük emekleri geçen belediyemiz personeline teşekkür ederim.
Elbette ki, benim naçizane teşekkürüme ihtiyaçları yok... Ben teşekkür vesilesi ile yaptıklarının teşekküre değer bir emek ve gayret olduğunu belirginleştirmek, altını çizmek için, bu satırları karaladım.
Her etkinlikte, o koca binaların camları nasıl siliyor. Tabanlar nasıl temizlenip, yağ döksen yalanır hale getiriliyor? O tezgah nasıl kurulup kaldırılıyor, her taraf nasıl süsleniyor? Bütün bunları kürsülerden teşekkür edilmeyen, sahne gerisindeki bu insanlar yapıyor. O gün, bitkin düşüyorlar ve bir kaç günde kendilere ancak geliyorlar.
Not: Bu ayın bütün resimlerini, henüz hazırlamadığım Sitemizin "Temmuz Ayı Resimleri" sayfasına ekleyeceğim.
Belediyemiz 25 Temmuz 2010 tarihinde düzenleyeceği bir etkinlik eşliğinde Belediye Hizmet Binamızın açılışı yapılacak. Bu açılış, 11:00’da Belediye Hizmet Binasının Kurdelesini CHP Genel Başkanı Sayın Kemal KILIÇTAROĞLU yapacak. Akşam ise Belediyemiz Parkında kendi sanatçılarımız ile bir şenlik düzenlenecek.
FESTİVALE KATILACAK SANATÇILAR:
İHSAN GÜVERCİN
ALİ İLHAN
GRUP ÖKSÜZLER
GRUP DOĞANAYLAR
CANAN ÖZACAR
****
TENCİ MAHALLEMİZİN YOL ÇALIŞMASI
Beldemizin Tenci Mahallesi İle Hürriyet Mahallesi arasındaki yol Belediye Başkanı Habib YÜCEL ile CHP İl Genel Meclisi Üyesi Vahap Altunok’un girişimleri sonucu İl Özel İdaresi, Köy Hizmetleri tarafından yaptırılmakta. Bu çalışmaya, Hürriyet Mahallesindeki Mezarlıkların Belde yönündeki, Karabuşlular Mezarlığının Musalla Taşından, Kadir Çağlar’ın evinin arasındaki bağlantıyı sağlayan “yol”da dahil edilecek.
Stutgart Baden- Württemberg AKM’den Ülkemize Sivas katliamının yıldönümü sebebiyle gelen canlarımız Türkiye’nin bir kaç yerini dolaşırken, Sivas’a gitmeden beldemize de geldiler…
Canımız kardeşimiz rahmetli Ali Gögercin’in kabrini de ziyaret ettiler. Dualar okudular. Sonra Cem Evimizde, gelen canlarımıza geleneksel usullerle hazırladığımız yemeklerden ikram ettik.
Kafile, beldemize uğrayan misafirlerden daha kalabalıktı. Yaşanan bazı olumsuzluklar, araçlarının bozulması gibi… nedenle, konuklarımızın bir kısmı beldemize uğrayamadı.
Bu gece yapılan ziyaretin ardından biraz dinlenip, aynı gece Sivas / Madımak otelinin yapıldığı yerde zamanında bulabilmek için telaşla yola koyuldular.
Sevgili Ali’nin kızı Aylin’inde aralarında olmak üzere vedalaşarak bizden ayrıldılar.
Değerli canlara bu örnek davranışlarından dolayı teşekkür eder ve bu gayretleri için kutlarız.
***
Bu gün Cuma… İslam inancı açısından “Cuma Namaz”larının ayrı bir yeri vardır. AKP’nin ve onun ardındaki güçlerin “Alevileri Asimile” etme anlayışının devamı olarak okunan “online Ezan” çağrısı sonucu, Fethiyeli olmayan bir grup Camiye gitti. Her zaman olduğu gibi… Bunlar devlet dairesi ile inşaatta çalışan işçi ile memurlar. İnançları gereği ibadetlerini yapmaya başları dik, şevkle, göğüslerini gere gere gidip geliyorlar. Ben de hayranlıkla bakıyorum onlara. Kim inançlı, kim inançsız; kiminki Tanrı katında makbul, kiminki değil? Orasını Allah bilir. Hüküm O’nundur. Demokrasi: “çoğunluk idaresidir.” Bu tanım eksik olması hesabı ile yanlıştır. Demokrasi: “%99 çoğunluğun iktidarda olduğu bir yapıda, azınlıkta kalan %1’in haklarının hukuksal güvencede olduğu ve bu azıklıkla ve diğer çoğunluğun da “temel insan hak ve hürriyetlerine” dokunulmadığı, dokunulamadığı bir rejimdir… “Demokrat” yada “uygar insan” olmaksa, bu değerlere saygıyı içselleştirmiş insan demektir. İnançlar ve düşünceler eleştirilebilir; fakat kınanamaz. Farklılıklara saygı temel insan hakkıdır; dolaysı ile farklılığını açıklamak, yaymak ve yaşamakta bir insan hakkıdır… Bu zeminden harekâtla, cemaatinin olduğu yerlerde Cami yapılması(kamu kaynaklı değil) ve bu camilerden ezan okunması ve cemaatinin camiye gidip ibadet etmesi ise bir “insan hakkıdır ve buna saygı duyulmalı.” Geldik “zurnanın zırt dediği,” yere... Nüfusunun %99 Alevi olduğu, Cami Cemaatinin(yerleşik halk bakımından) olmadığı bir yerleşim yerinde bulunan tarihi cami ile minaresinin “sözde restorasyonu” için 235,000,00(İKİYÜZOTUZBENBİN)tl kaynak ayırmak ve ertesinde “online ezanı” oranın yerleşik halkının %99’una sormadan okutmak, “%1’in insan hak ve hürriyetine saygı ve hizmetin gereği” midir?... Alevilerin ibadethanesi “Cem Evleri ve Baba Damlarıdır.” “Beldemizde yaşamayan(nüfusumuza oranı %1 mertebesinde olan, bir bakıma konuk) insanlara sözde hizmet için caminin restorasyonuna 2006 yılında 235.000,00.tl kaynak ayırmak, İmam Lojmanı yaptırmak ve bir imam tahsis etmek insan haklarının gereği(?!) ise Fethiyeli(Alevi)lerin %99’unun insan hakkı niye muallakta? Bu sorulara “temel insan hak ve hürriyetleri” açısından verilecek bir cevap, “elbette ki yoktur...” Dün bunları da konuşamayacak durumdaydık... Şükür şimdi(Henüz camiye gidenler gibi kasıla kasıla, gönül rahatlığı ve güvenle Cem Evlerine gidemiyoruz, hatta çekinmeden kendimizi ifade edip haklarımız arayamıyoruz…) fakat; TV’lerimiz, Dergilerimiz... var ve bu alanın inanç önderleri ile diğer aleviler olarak daha rahat konuşacak duruma geldik. Bunu Hükümetimizin AB müfredatına uyum çalışmalarına ve Avrupa’da başlatılan ve giderek ülkemize doğruda genişleyen “Alevi Örgütlenmesine” borçluyuz. Sesimiz hala burada çok kısık... Avrupa’da örgütlenen Alevi örgütlerinin sesi daha gür çıkmakta... 01 Temmuz’u 02 Temmuz’a bağlayan gece Almanya / Köln çevresindeki Alevi Derneği üyeleri “02 Temmuz 1993 yılında yapılan Madımak Katliamını Kınama ve katledilen canları anmak için” Sivas’a giden bir grup konuğu ağırladık.
Bu bayrağı hala Avrupa’da bulunan örgütlerimiz dalgalandırmakta, “bu grupta o kafilenin değerli üye, öncülerindendi. Bu duruşları ile bizlere örnek olup bizleri cesaretlendirdiler.” 02 Temmuz 1993’katliamı ve Alevileri asimile etme politikalarını kınar, kayıp ettiğimiz canlarımızı rahmetle anarız. İnsanın, insan hakkını ihlal etmediği bir dünya dileğiyle.
a.s.
02 Temmuz 2010 Not: Köln'den gelen gruba, rahmetli Ai GÖGERCİN'in kızı Aylin eşlik ediyordu. Bu sebeple gece saat 02 civarında, Sivas'a gitmeden, rahmetli Ali'nin mezarını ziyaret ettiler.
Misafirlerimiz yapılan yemek ikramını ise Hüseyin KOÇ'un ailesi ile resimde görülen komşularımız hazırlamışlardı. En az elli kişilik yemek hazırlanmıştı. Konukların aracının bozulmadı dolaysı ile ancak yarısı beldemize uğrayabildi.
2011
yılından bu güne kadar olan veriler işlendi; Açılmayan videoların sebebi, o
videoların bulunduğu hesabımızı Youtube’nin silmesinden dolayıdır.
2011
yılı öncesine ait olan verilerin işlenmesi zaman alacak. Fakat hemen hemen
geçmişe ait olan resimlerin tamamının kopyası var. Yakında onların tamamına
nasıl ulaşacağınız açıklanacaktır.
Aradığınız
eski haberleri bulmak için: Sayfamızın üst ve alt kısmındaki menüde “Arşiv”
linkini tıklayınız. “Anahtar Kelime” karşılığına aradığınız haber başlığından
bir iki kelime yazın, “Haber Ara” yı tıklayın.
Aradığınız
kelime başlıkları sıralanacaktır. Büyük harfle aradığınızı bulamazsanız, küçük
harflerle yazın.
Başka
bir yolla “Google” ye yazıp arayın. Google sitemizdeki haberi bulur.
Bütün bunlara rağmen aradığınız bulamazsanız,
Sitemizin
alt ve üst kısmındaki "İletişim" menüsünü tıklayıp, bana mesaj gönderiniz.
Yazar isimlerinin sıralanması otomatik olarak, en son
yazan yazarın en üste gelmesi şeklinde oluşmaktadır