Anasayfa » Ebruli
Dün gece, sabaha karşı aninden rahatsızlanan Yeter ÇİFTÇİLER, ambulansla acilen Araştırma Hastanesine kaldırıldı.
Bu yeter bacının üçüncü, bu türden rahatsızlığı. Bir önceki rahatsızlığında, kolunda ve yüzünde hasarlı bir iz kalmıştı. Gece dermansız düşüp, konuşmaz ve hareket edemez halde iken fark edilmiş, şu an için kısmi felç gibi görülüyor. Yüksek tansiyon ve şeker vardı Yeter bacıda. Bacısı Sarı abla bu akşam hastanede yanında kalacakmış ve Musa abi bu gün köye gelecekmiş. Haber aldığımda son durumu, bu haberin altına ilave edeceğim.
Yeter bacıya geçmiş olsun der, acil şifalar dileriz.
* * *
Kazım KORKMAZ, baba ocağı olan evini yıktırıp yeni yaptıracak. Bu gün ev sökülmeye başlandı. Bu yıkım işinden çektiğim resimler slayt olarak aşağıda; fakat ilaveten de resimler bölümüne koyacağım. Bu ve diğer Slayt Resimleri benim Facebook sayfamda da bulup paylaşabilirsiniz.
Hayırlı olmasını dileriz.
Geçen hafta İlçemiz Kaymakamı, belediye başkanları ve muhtarlarla bir toplantı yapmış. Toplantı konusu “Çevre Temizliği,” imiş. Orada alına karara sonucunda her belediyeden bir kişi ve Tarım İlçe Müdürlüğünden bir kişi ve bir Muhtar’ı ön çalışmalar yapması için görevlendirmişler(altı kişi). Bizim belediyeden de bendim. Bu görevli arkadaşlarla birlikte, Durucasu, Yazıhan ve Fethiye ile Boztepe Barajına kadar olan bir alanda çalışmalar yapıldı. Çalışmalar şu şekilde idi. Her belendin sağlık açısından ve görüntü kirliliği arz eden yereler ile yıkılmaya yüz tutmuş yapıların resimleri çekilecek, bu yerler ile yapıların resimleri çekilip, sahiplerinin isimleri yazılacak. Bizde bu kapsamda üç beldeyi gezdik, resimledik ve slayt haline getirdik. Kaymaklıkta Pazartesi yapılan toplantıda bunlar seyredilecek, bu sorunların çözümlenmesi için Belediye başkanlarının yapması gerekenler tespit edilip, çalışmaya başlanılacak. Haziran ayında bu çalışmalar kontrol edilecek ve İl Çevre Müdürlüğü, Valilik, İl bazında, en “Temiz Çevre”yi tespit edip, ilan edilecek. Her kirlilik arz eden yapı ve çevrenin kime ait olduğu ve sorunun ne olduğunun yazılı olduğu slayt yaptık ama onu koymuyorum…
Bu kapsamda çektiğimiz resimleri, sitemizin “ Mart Ayı Resimler” sayfasına ilave ettik. İlaveten, farklı programlara göre yaptığım farlı birer deneme olan slayt resimleri izlemek için yan taraftaki linkleri tıklayınız. Acılan sayfanın sağ sütununda yazan "FULL SCREEN' i tıklarsanız, büyük slayt başlayacaktır.
Yazıhan
Duruca su
Fethiye
Boztepe Barajı
Ebru ile Umit
Ober-Ramstad Dern. Kahvaltı
Kooperatif Seçimi
Nostalji Gecesi
8. Mart Dünya Kadınlar Günü
12 Mart 2010 tarihinde Tarım Kredi Kooperatifinde seçim oldu. Seçimi Ali ŞENKAYA’nın gurubu kazandı. Seçimlerde, Abuseyif(İLHAN) amcada vardı. “İyi bir poz ver, hasta falan dediler, Hüseyin nasıl olduğunu görsün,” dedim. “Ne hastası vıla, turp gibiyim,” dedi.
Hüseyin baban resimde görüldüğü gibi, ilaveten sık sık esprilerde yapıyordu. O da aday olmak istemiş; ama “yaşlısın, ne yapacaksın, “demişler, çekilmiş. “Girseydim kazanırdım,” diyor.
Kayısılar çiçek açtı, havalar sıcak. Bu gün Köreha’ya doğru gidip geldim, terledim. Yani, kalın giymeden dahi terlenecek bir hava var. Bu görüntüye göre, sobalar iki haftaya kadar çıkar.
İbrahim ÇAĞLAR- 08.03.2010Yükleyen aliseydisevim. - Yeni sanat videolarını keşfet.
Ebru ile Umit İLHAN, Almanya Ober-Ramstadt'ta 06 Mart 2010 tarihinde yapılan bir düğünle evlendiler.
Çiftlere ömür boyu mutluluklar dileriz.
Mausu yukarıdaki resmin üzerine getirin, görülen oku tıklayın, büyük boy slayt başlayacaktır. Aynı oku tıkladığınızda sayfaya tekrar döneceksiniz
2010 Mart Ayı Resimler sayfasında seyretmek için tıklayınız:>>>>
Çiftler Navruz güzelliğinde bir hayat dileriz.
Aydoğan İLHAN'a, bu resimleri gönderdiği teşekkür ederim. Resimleri, akşam slayt olarak bu sayfaya ekleyeceğim. İlaveteni aynı resimleri, sitemizin Mart ayı Resimler sayfasına ilave edeceğim.
Birkaç haber
Deniz Baykal; Mersin Kadın Kollarının yaptığı, çarşaf yırtma eylemeni desteklemedi, hatta karşı çıktı. Bu doğru bir şeydi. Başka bir inancın mensupları açışından sembol olmuş, elbisenin, yanlış, çirkin vs… bulunması başka şeydir, bu gibi eylem başka bir şey… En yumuşak bir ifade ile hoş ve nazik bir davranış değildir bu.
Baykal’ın gündem maddelerinden biride AK Partinin yargı reform girişimidir. Baykal’ın bu konudaki argümanları, objektif, evrensel değerleri içermiyor, bana göre. Geçen ay yazdığımız yazıda belirttiğimiz gibi, Türk yargı kararları, AİHM’de en çok mahkum edilen ve en kusurlu kararlar sıralamasında birinci sırayı işgal etmekte. Bu statüyü savunmak, yeniyi gelişmeyi ve çağdaş olanı reddetmek anlamına gelir.
Bir yazar, tarihi bu dönüşümü sarkacın yukardan bırakıldığında ki salınışına benzetir. Henüz denge sağlanmamıştır; bu sarkacın orta, denge noktayı hızla geçip, sağa sola gidiş gelişi gibi bir durumdur, şu an yaşanan. Ama ille de dengeye kavuşacak bir gün. Fakat bu denge başka bir denge olacak.
Ulusalcı, milliyetçi, laik çevrenin bağımsız yargıdan kastettiği, bütün siyasi eğilimlerden bağımız olan, evrensel hukuku esas alan bir yargı değil, AKP vb. çevrelerden bağımsız bir yargı; fakat kendine bağımlı olan yargıdır…
AK Parti’de evrensel değerler adına paketler oluştururken, kendi siyasi eğilimi ve dünya görüşüne uygun olan kısımları, temel ve genel insan hak ve özgürlükleri, evrensel hukuk bütünselliğinin içinden çıkarıp kendisinin işine yarayacak şekilde paketler oluşturuyor. Örnek, “Türban” ile ilgili olan anayasa değişikliği, gibi. Türbanla ilgili olan paket, aleviler, Kürtler, Türkler ve bu ülkeyi AB standardının gerisinde koyan eksiklikleri giderecek bütün bir paket olarak oluşturulsa idi, yapılan siyasi değil, “demokratik,”açılım olarak görülebilirdi.
HSYK’nun Erzurum’daki Özel yetkili savcıları, o savcılarında Erzincan savcısını görevden alışı gündemi bir aydır meşgul etti ve buda Ak Partinin yargı reformunu ön plana alması ve buna hız vermesine sebep oldu. Ak Partinin yargı reform çalışmalarını, Ak Parti karşıtı cephe, “bağımsız yargı”ya müdahale ve yandaş bir yargı oluşturmak olarak değerlendiriyor.
Hikâyesi kamuoyuna mal oldu, Şemdinli iddianamesini yazan savcının hikayesi(Van Savcısı Ferhat SARIKAYA)… Bu iddianameyi mahkeme dikkate aldı ve kitapçıyı bombalayan iki askeri mahkeme 39 yıl dört aya mahkum etti. Yargıtay, bu dosya ile ilgili olarak sivil mahkemenin yetkisizliğine karar verdi, dosyayı tekrar görüşülmesi için Askeri Mahkemeye gönderdi. Askeri mahkemede bu askerleri ilk celsede serbest bıraktı…
Aynı zamanda, HSYK bu iddianameyi yazan savcıyı görevden aldı, hatta meslekten men etti. Yani avukatlık bile yapma yetkisini elinden aldı. Kırk bin tl’de şeref davası açan askerlerden dolayı para cezasına çarptırıldı. Yani, hayatı felç oldu. Bu iddianamede, zamanın Kara Kuvvetleri Komutanı ve sonradan Genel Kurmay Başkanı olan Org. Yaşar Büyükanıt’ında ifadesinin alınmasından bahsediliyordu...
Org. Yaşar Büyükanıt, Ahmet Altan’a bakılırsa emekli olduktan sonra bir canlı yayında “Şemdinli Savcısını ben görevden aldırdım” dedi. Bir paşa, iddianamede ismi geçiyor diye emir veriyor, HSYK’da bir savcıyı görevden alıp, meslekten men ediyor… Bu kurum APK’ye karşı bağımsız, ama diğer kesime karşı değil.
Erzincan savcısına Ak Partinin üst düzey yöneticileri, falanca cemaatin üzerine gitme diye telkinde bulunuluyor, savcı bu telkini dikkate almadığında, Erzurum’da yetkili olan özel yetkili savcılar tarafından tutuklanıyor. Arkasından diğer tarafın misillemesi yetişiyor.
Sarkacın salınımı sağa doğru olduğunda, bir tarafın, sola doğru olduğunda diğer tarafın, üzerine adaletsizce gidiliyor. Öyle görülüyor ki, bağımsız yargıdan bahsederken aslından bize karşı değil, diğer taraf karşısında bağımsız, bize ise bağımlı olan yargıyı kastediyoruz.
Bende, Ergenekon adı altında yürütülen yargısal faaliyeti, “büyük bir demokrasi hamlesi” olarak görenlerdenim. Tabii, kimi zaman ölçü kaçırılıyor, kurunun bahanesine yaşta yanıyor. Normaldir bu demiyorum; ama oluyor bu. Bu süreci toptan yanlış bulup karşı çıkanlar, bu tarihten beri dikkate değer bir faili meçhul cinayet işlenmedi. Buna dikkat etsinler. İşlenmedi çünkü “bu zamana kadar tetikçiler yakalanıyordu, şimdi tetiği çektirenler” yakalıyor… Bu önemli bir değişim ve cinayetlerin sonlanması için önemli bir girişimdir.
***
Bir yargı ve dört özel yetkili yargı mensubunun talep ve kararı ilginç geldiği için haber olarak ekliyorum.
"Tarih 15 Şubat 2009... Murat Baran (21), Mersin’de PKK’ya destek yürüyüşüne katıldığı gerekçesiyle bir ara sokakta gözaltına alındı. Cebinden çıkan yarım limon “polisin atacağı gaza karşı önlem” olarak yorumlandı ve iddianameye girdi.
DOSYADAKİ TEK DELİL
‘Suç materyali’ yarım limon, fotoğrafı çekilerek dosyaya konuldu. Dava 1 yıl sürdü ve mahkeme dosyadaki tek delil ‘yarım limon’u göz önünde bulundurarak 9 yıl 9 ay hapis cezası verdi." Haberin devamı için tıklayınız:>>>
" İlhan Cihaner'i tutuklattıran savcılar, tesisleri bedava kullanmak istemiş.
HSYK kararıyla özel yetkileri alınan Erzurum savcılarından Rasim Karakullukçu’nun günlüğü 20 lira olan Palandöken tesislerine özel yetkili savcı ve hâkimlerin ücretsiz girmeleri için Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü’ne resmi yazıyla başvuru yaptığı ortaya çıktı." Haberin devamı için tıklayınız.>>>
Cumhuriyet Halk Partisi il kongresinde oylamanın tamamlanmasından sonra oy sayım işlemine başlanırken, adaylardan Veli Ağbaba 43 oy farkla kazandı.
Yukarıdaki resmi tıklayınız, ardından da "FULL SECREEN'i tıklayınız.
Saat 18.15'den itibaren oy sayımına geçildi. 302 delegeden 295'inin oy kullandığı oylamada 169 oy alan eski il başkanı işadamı Veli Ağbaba başkanlığındaki liste seçimi kazanırken, eski il başkanı Celal Berktaş başkanlığındaki listeye 126 oy çıktı. Seçim sonucunda Celal Berktaş, rakibi Veli Ağbaya'yı kutladı. 09 Dakikalık video çektim onu da ekleyeceğim.
26 Şubat 20 10 tarihinde, Ali SEVİM’ askere uğurlandı. Ali benim oğlum. Onunla, Samsun “Esen tepe Kışlası”na kadar gittim. Bu süreçten çektiğim görüntüler, benim Samsun’a gidip geldiğimden gecikti.
Sonunda bir hısım komutan bulduk ve bu umut biraz üzüntümüzü hafifletti. Komutan sağ olsun iyi bir insan çıktı; Samsuna gelince beni arayın dedi. Bizde gece 3,5’da Samsun’a vardık. Komutanı arayacağımız en erken saatin sabah dokuz olacağına hükmettik.
2. Link...>>>
O saate kadar, Samsun’da gezmeye karar verdik. Nurali ile Yazıhan Lisesinde okuyan iki arkadaşını da aynı kışlaya Cavuş talimgâhına vermişlerdi. Onlarla beraber vakit geçirdik. Resimde görülen iki geçte Yazıhan’lı. Ben sahil ile Atatürk’ün ayak bastığı yeri görmek istiyorum, yanımdaki gençlerin biri her rastladığına: “dayı, hayvanat bahçesine nereden gidilir?” diye soruyor. Sordukları kişiler hem yerini tarif ediyor, hem de bu saatte açık değildir diyor. Saat:07:00. Yinede gittik. Kapalı idi fakat dışından birkaç resim çektim. Uğur’a: “niye ille de hayvanat bahçesine gitmek istiyorsun,” dedim. O da heyecanlı bir şekilde; “dayı, yırtıcı bir aslanı görmek ve resim çektirmek, istiyorum!”dedi.
Resim çektiğim saat, sabah 00.7, civarı idi. Hava bulutlu, nemli ve sanki sisli idi. Ufuk görülmüyordu. Atatürk’ün Samsuna ayak bastığı iskeleden, Meydan denilen yere kadar, dönemin yetkililerinin heykelleri vardı. İskelede ise acele olduğun sayamadım ama bir düzine kadar heykelden temsili bir “Atatürk’ün mahiyetindeki heyetin” heykelleri yapılmış, onun önüne zincirden engel konmuş, resim çektiren ve seyretmek isteyenler uzaktan bakıyor. Bizim yürüdüğümüz sahil boyunca a birçok heykel vardı. Oralardan ve Samsun otogarından da birkaç poz çektim, onlarda albümde.
Gelirken pencereden baktım ki, Amasya’da ağaçlar çiçek açmış, bura ile oralar arasındaki mevsim farkına işaret etmesi bakımından, otobüsün camından birkaç tanede oradan resim çektim.
Bahsettiğim tanıdık komutanı saat dokuzda aradım, oda “çocuğu kreşe koyup, on dakikaya kadar geliyorum, dedi, ve verdiğimiz adrese geldi. Saat 12:30’da otobüse bineceğimi söyledim, orada bir çay içi biraz sohbet ettikten sonra sahilin, diğer iki geçle beraber aracına bindik, sahilin bizim görmediğimiz yönüne doğru aracı ile bize bir tur attı, zamanımız darlığı dolaysı ile bizi “Esenler Kışlası”na götürdü.
Nizamiye araçla geçtik: “Asker Ziyaretçileri” için ayrılan yerin önünde nöbetçi asker ve davul zurna vardı. Yirmi otuz metre kala, davulu ile zurnacı çalarak bizi karşıladı ve nöbetçi askerlerin yanına kadar, çalarak bize eşlik ettiler. Her gelen acemi askere böyle yapıyorlarmış. Nöbetçi askerlerin yanında bir masa, masanın üzerinde, bir deste tanıtıcı broşür, bir tepsi dolusu cezerye ve bir limon kolonyası ve başka şeyler vardı. Biz onlara yaklaşınca, nöbetçi güler yüzlü bir yüzbaşı ile hoş geldiniz dedi. Bir astsubay, aynı anda güler yüzle hoş geldiniz deken, tepsideki cezeryeden ikram ediyor, gelenin eline kolonya döküyor.
Bu kadar güler yüzlülüğü görünce bende cesaretlendim ve nöbetçi yüzbaşıya, “komutanım, annesi üzülüp ağlıyor, nasıl bir yere geldiğinin görülmesi bakımından müsaade ederseniz bu sahnenin fotoğrafını çekeyim,” dedim. Komutanda, “çek” dedi, çektim. Normalde, fotoğraf makinesi ve telefonların kışlaya girmesi yasaktır. İnternete koyacağımdan da komutanın haberi yok.
Sünüs zarfını açtılar ve” şu odaya git kayıt yaptır,” dediler. Benim merakla baktığımı görünce bana, sende beraber girebilirsin dediler. Yazdırıp, bölüğünün belli olması için kışlanın bahçesinde acemi askerler ile beklerken, sivil giyimli bir adam ve yanında bizi karşılayan yüzbaşı geldi güler yüzle. Bu gelen sivilin yanında yüzbaşı bir üstünün yanındaymış gibi davranıyordu. Bu sivil, herkesle hal hatır ediyor, sorulara cevap veriyordu. Yanımdaki tanıdık komutana bu kim dedim, tabur komutanı dedi. Bu komutan konuşmamızda, sözün yeri gelince bana, “çocukta, sizde bir hafta sonra, boşa endişelenip, üzülmüşüz diyeceksiniz,”dedi.
Bu gün tanıdık dediğimiz komutan Nurali’yi bulmuş, bizimle konuşturdu, Nurali’nin söyledikleri, Tabur Komutanının konuşmalarını teyit eder yöndeydi. Yemekler, dışardan ihale ile sivilden geliyormuş ve servisini dahi siviller yapıyormuş. Yani, askere gidenin 1patates, soğan soyması” gibi anılar nostalji olmuş. “İki bavul dolusu çamaşır depoya koydum,” dedi. Bol bol vermişler; biz o çamaşırları boşa almışız. Bizim dönemimizde(1982) sökülmüş ve yamalı elbiseler bile giyebiliyorduk. Şimdi böyle bir sorunda yok. Eskiden askerde dayak sıradan ve günlük bir durumdu. Şimdi ender bir istisna durumundaymış. Bunu komutanlar söyledi.
Haberi espri ile bitirelim. Cemile bacının torunu Yusuf’ta askerde, bahriyeli. Yeri çok güzelmiş. Cemile bacı; “Hüseyin komutan Yusuf’u çok severmiş ama bir de Osman komutan varmış ki, Osmanlar döke, çocuğa tebelleş olmuş. Göz açtırmıyor…” diyor. “Ben orta olsam, onun atasının….” Diye küfür ediyor. “Aliseydi Albaya, desek acaba yardımcı olur mu bilmiyim, ne yapacağım,” diyor.
Anama bacı derim. Bacım ağlarken çektiğim remininin, çirkin göründüğünü fark edince “gız şu gemikcinin Yeter değil mi?” dedi. “Yok, sensin,” dedik… “Benim ne biçim sufatım vardı. Nurali’nin üzüntüsü beni ne hale getirdi… Üzüntü, üzüntü, beni götürecek,” diyor. “Aliseydi bu resimleri siler, goymaz internete,” diyor. Sakın gördüğünüzü söylemeyin.
Not: Yukarıdaki haberle ilgili olan resimleri, sitemizin "Resimler" bölümüne koyacağım. Bütün resimler, sitemizin bilinen "Resimler" linkinden görülecek, aynı zamanda, yeni yapmakta olduğum ve ana sayfaya linkini ilave edeceğim, bağımsız bir Resim ve Videolar" sitemize koyacağım. İkinci site, bütün "resim ve videolarımızın bir kopyası olacak. Yukarıdaki slayt resim programı o sitenin.
2. Video Linki...>>>
Ana Sayfa
| Bu haber 8032 defa okunmuştur.
2008 – Ahmet ASLAN: 400 EURO2008 – Diğer arkadaşlar: 600 EURO2008 – Toplam: 1000 EUROBitti2012 - Seyit ÇAĞLAR : 30 Euro 2012 - Aliman SEVİM : 40 Euro 2012 - Ali ASLAN : 10 Euro 2012 - Hasan AĞKAYA : 20 Euro 2012 - Ali ALTUNOK :20 Euro 2012 - Ali İhsan GÜLER : 50 Euro 2012 - Metin ÖKSÜZ : 30 Euro 2012 - Naki ÖKSÜZ : 20 Euro 2012 - Rıfat ÖKSÜZ : 50 Euro 2012 - Hüseyin ÖKSÜZ : 50 Euro 2012 -Murat İLHAN (Zeynal oğlu):50Euro 2012 - Fatma İLHAN (Hasan Kızı):10 Euro 2012 -Zeynep KORYÜREK:20 Euro 2012 - Elif GÜN :10 Euro 2012 - Piri İlhan (Minnet oğlu):30 Euro 2012 - Hüseyin YILMAZ (Güldalı oğlu):30 Euro 2012 - Turabi TEMİZ : 20 Euro 2012 - Hikmet GÜLER : 40 Euro 2012 - Hüseyin İLHAN (İbrahin oğlu):20 Euro 2012 - Hasan ÇEVİKER : 10 Euro 2012 - Zeynep GÖÇER : 20 Euro 2012 - Necmettin ÖKSÜZ : 20 Euro 2012 - Sultan AKKOYUN: 50 Euro 2012 - Ali Ekber PEKTAŞ : 20 Euro 2012 - Yusuf ALTUN : 20 Euro 2012 - Mehmet İNCE : 15 Euro 2012 - Mustafa(Vaylo) OLGUN:50 Euro 2012 - Ahmet OLGUN : 50 Euro 2012 - Hasan AKŞAHİN :10 Euro 2012 - Aliseydi UÇAR : 50 Euro 2012 - Veli ÇAĞLAR : 10 Euro 2012 - Fahri ÖKSÜZ : 20 Euro 2012 - Kasım YILMAZ : 50 Euro 2012 - Kadir ÇAĞLAR : 20 Euro 2012 - Hasan AKŞAHİN DEDE:10 Euro 2012 - Hacı ÖZSEVİM : 20 Euro 2012 - Duran AYDOĞAN:30 Euro 2012-Hüseyin Rahmi ÖZTÜRK:50 Euro 2012 - Ahmet ÖZTÜRK (Köln):30 Euro 2012 - Vahap ÇEVİKER :10 Euro 2012 - Kenan GÜVERCİN : 10 Euro 2012 - Sezai ALTUN : 10 uro 2012 - Bektaş AKŞAHİN : 20 Euro 2012 - Veli İLNCE : 10 Euro 2012 - Ziyade ŞENKAYA : 10Euro 2012 - Hasan KARAGÖZ :10 Euro 2012 - Hasan AKDOĞAN : 10 Euro 2012 - Hüseyin AKDOĞAN 10 Euro 2012 - Turan GÖÇER : 10 Euro 2012 - Cengiz SEVİM : 20 Euro 2012 - Bektaş Hacı AKŞAHİN:10 Euro 2012 - İsmail AĞKOÇ : 20 Euro 2012 - Aliekber AKKAYA : 20 Euro 2012 - Erdinç ASLAN : 10 Euro 2012 - Ali ARKADAŞ :10 Euro 2012 - Hasan (Fikriye) ÖZACAR:20 Euro 2012 - Ahmet KAYGUSUZ (Arguvan’lı):10 Euro 2012 - Avades ALTUN ( Der. Bşk.):50 Euro 2012 - Havaşin MARKET (Arguvan’lı):20 Euro 2012 - Hasan ÖKSÜZ : 10 Euro 2012 - Haydar ER (Müslüm oğlu):50 Euro 2012 - Tamam SOFU :10 Euro 2012 - Musa ÇİFTÇİLER: 10 Euro 2012 - REISE BIRO Firat, Ober-Ramstadt :20 Euro 2012 - Vahap ASLAN(Culfalı): 30 Euro 2012 - EURO SÜPER MARKET DARMSTADT:20 Euro 2012 - Hüseyin ER (Köln) : 50 Euro 2012 - Vedat ÇALIŞKANOĞLU: 5 Euro 2012 - Kamber ÇAKMAK : 5 Euro 2012 - Hüseyin AYDOĞDU (Şahin oğlu): 50 Euro 2012 - Meliha YÜCEL : 50 Euro 2012 - İsmail SEVİM (Haydar oğlu): 20 Euro 2012 - Necati-Zekine KILIÇ :20 Euro 2012 - Erdal ÇALIŞKANOĞLU: 20 Euro 2012 - Hüseyin ÇALIŞKANOĞLU (Süleyman oğlu) : 20 Euro 2012 - Yılmaz GÜLER: 20 Euro 2012 - Mehmet AKDOĞAN:20 Euro 2012 - Bektaş ile Hünkar ALTUN: 80 Euro 2012 - TOPLAM : 1915 EURO Bitti2015 - Eski bozulan makinenin sigortasından alınan:75 EURO2015 – Aliseydi KARGIN : 50 EURO2015 – Erdoğan BIÇAKCIOĞLU : 50 EURO2015 – Sefa ALTUN : 50 EURO2015 – Murat İLHAN (Sarhoş amcanın torunu):50 EURO2015 – Abbas PEKTAŞ (Yusuf oğlu): 50 EURO2015 – Yusuf ALTUN : 30 EURO2015 – Merdan ŞENOL : 50 EURO2015 – Hasan ALTUNOK (Hüseyin&Hatice oğlu) : 20 EURO2015 – Abbas KORYÜREK : 30 EURO2015 – Hasan KARAKOÇ (Donjuan'ın oğlu) : 20 EURO2015 – Piri SOFU : 10 EURO2015 – Haydar GÜN : 50 EURO2015 – Hacı ÖZSEVİM : 25 EURO2015 – Abbas ÖZSEVİM : 25 EURO2015 – Ali Ekber AKŞAHİN : 20 EURO2015 – Veli İNCE : 10 EURO2015 – Ali Agırdemir (Köln): 50 EURO2015 – Kasım YILMAZ : 50 EURO2015 – Hüseyin YILMAZ (Filip - Fattey bibini torunu):50 EURO2015 – Hüseyin ÇİFTÇİLER : 50 EURO2015 – Avades ALTUN : 50 EURO2015 – Ali İhsan UÇAR : 25 EURO2015 – Seyit ÇAĞLAR : 20 EURO2015 – Hüseyin AKKAYA ( Yeter Oğlu) : 20 EURO2015 – Piri İLHAN : 50 EURO2015 – Haydar ER : 50 EURO2015 – Hüseyin ÇAVUŞ(Igdırlı):10 EURO2015 – Naki ÖZSÜZ : 20 EURO2015 – Mesut İLHAN : 20 EURO2015 – Hüseyin ÖKSÜZ(Naki oğlu) : 20 EURO2015 – TOPLAM : 1075 EUROBitti 2012 - Sayfası…2015 Sayfası…
2008 – Ahmet ASLAN: 400 EURO
2008 – Diğer arkadaşlar: 600 EURO
2008 – Toplam: 1000 EURO
Bitti
2012 - Seyit ÇAĞLAR : 30 Euro
2012 - Aliman SEVİM : 40 Euro
2012 - Ali ASLAN : 10 Euro
2012 - Hasan AĞKAYA : 20 Euro
2012 - Ali ALTUNOK :20 Euro
2012 - Ali İhsan GÜLER : 50 Euro
2012 - Metin ÖKSÜZ : 30 Euro
2012 - Naki ÖKSÜZ : 20 Euro
2012 - Rıfat ÖKSÜZ : 50 Euro
2012 - Hüseyin ÖKSÜZ : 50 Euro
2012 -Murat İLHAN
(Zeynal oğlu):50Euro
2012 - Fatma İLHAN
(Hasan Kızı):10 Euro
2012 -Zeynep KORYÜREK:20 Euro
2012 - Elif GÜN :10 Euro
2012 - Piri İlhan
(Minnet oğlu):30 Euro
2012 - Hüseyin YILMAZ
(Güldalı oğlu):30 Euro
2012 - Turabi TEMİZ : 20 Euro
2012 - Hikmet GÜLER : 40 Euro
2012 - Hüseyin İLHAN
(İbrahin oğlu):20 Euro
2012 - Hasan ÇEVİKER : 10 Euro
2012 - Zeynep GÖÇER : 20 Euro
2012 - Necmettin ÖKSÜZ : 20 Euro
2012 - Sultan AKKOYUN: 50 Euro
2012 - Ali Ekber PEKTAŞ : 20 Euro
2012 - Yusuf ALTUN : 20 Euro
2012 - Mehmet İNCE : 15 Euro
2012 - Mustafa(Vaylo)
OLGUN:50 Euro
2012 - Ahmet OLGUN : 50 Euro
2012 - Hasan AKŞAHİN :10 Euro
2012 - Aliseydi UÇAR : 50 Euro
2012 - Veli ÇAĞLAR : 10 Euro
2012 - Fahri ÖKSÜZ : 20 Euro
2012 - Kasım YILMAZ : 50 Euro
2012 - Kadir ÇAĞLAR : 20 Euro
2012 - Hasan AKŞAHİN
DEDE:10 Euro
2012 - Hacı ÖZSEVİM : 20 Euro
2012 - Duran AYDOĞAN:30 Euro
2012-Hüseyin Rahmi
ÖZTÜRK:50 Euro
2012 - Ahmet ÖZTÜRK (Köln):30 Euro
2012 - Vahap ÇEVİKER :10 Euro
2012 - Kenan GÜVERCİN : 10 Euro
2012 - Sezai ALTUN : 10 uro
2012 - Bektaş AKŞAHİN : 20 Euro
2012 - Veli İLNCE : 10 Euro
2012 - Ziyade ŞENKAYA : 10Euro
2012 - Hasan KARAGÖZ :10 Euro
2012 - Hasan AKDOĞAN : 10 Euro
2012 - Hüseyin AKDOĞAN 10 Euro
2012 - Turan GÖÇER : 10 Euro
2012 - Cengiz SEVİM : 20 Euro
2012 - Bektaş Hacı AKŞAHİN:10 Euro
2012 - İsmail AĞKOÇ : 20 Euro
2012 - Aliekber AKKAYA : 20 Euro
2012 - Erdinç ASLAN : 10 Euro
2012 - Ali ARKADAŞ :10 Euro
2012 - Hasan (Fikriye)
ÖZACAR:20 Euro
2012 - Ahmet KAYGUSUZ
(Arguvan’lı):10 Euro
2012 - Avades ALTUN
( Der. Bşk.):50 Euro
2012 - Havaşin MARKET
(Arguvan’lı):20 Euro
2012 - Hasan ÖKSÜZ : 10 Euro
2012 - Haydar ER
(Müslüm oğlu):50 Euro
2012 - Tamam SOFU :10 Euro
2012 - Musa ÇİFTÇİLER: 10 Euro
2012 - REISE BIRO
Firat, Ober-Ramstadt :20 Euro
2012 - Vahap ASLAN(Culfalı): 30 Euro
2012 - EURO SÜPER MARKET
DARMSTADT:20 Euro
2012 - Hüseyin ER (Köln) : 50 Euro
2012 - Vedat ÇALIŞKANOĞLU: 5 Euro
2012 - Kamber ÇAKMAK : 5 Euro
2012 - Hüseyin AYDOĞDU
(Şahin oğlu): 50 Euro
2012 - Meliha YÜCEL : 50 Euro
2012 - İsmail SEVİM
(Haydar oğlu): 20 Euro
2012 - Necati-Zekine KILIÇ :20 Euro
2012 - Erdal ÇALIŞKANOĞLU: 20 Euro
2012 - Hüseyin ÇALIŞKANOĞLU
(Süleyman oğlu) : 20 Euro
2012 - Yılmaz GÜLER: 20 Euro
2012 - Mehmet AKDOĞAN:20 Euro
2012 - Bektaş ile Hünkar
ALTUN: 80 Euro
2012 - TOPLAM : 1915 EURO
2015 - Eski bozulan makinenin
sigortasından alınan:75 EURO
2015 – Aliseydi KARGIN : 50 EURO
2015 – Erdoğan BIÇAKCIOĞLU : 50 EURO
2015 – Sefa ALTUN : 50 EURO
2015 – Murat İLHAN
(Sarhoş amcanın torunu):50 EURO
2015 – Abbas PEKTAŞ
(Yusuf oğlu): 50 EURO
2015 – Yusuf ALTUN : 30 EURO
2015 – Merdan ŞENOL : 50 EURO
2015 – Hasan ALTUNOK
(Hüseyin&Hatice oğlu) : 20 EURO
2015 – Abbas KORYÜREK : 30 EURO
2015 – Hasan KARAKOÇ
(Donjuan'ın oğlu) : 20 EURO
2015 – Piri SOFU : 10 EURO
2015 – Haydar GÜN : 50 EURO
2015 – Hacı ÖZSEVİM : 25 EURO
2015 – Abbas ÖZSEVİM : 25 EURO
2015 – Ali Ekber AKŞAHİN : 20 EURO
2015 – Veli İNCE : 10 EURO
2015 – Ali Agırdemir (Köln): 50 EURO
2015 – Kasım YILMAZ : 50 EURO
2015 – Hüseyin YILMAZ
(Filip - Fattey bibini torunu):50 EURO
2015 – Hüseyin ÇİFTÇİLER : 50 EURO
2015 – Avades ALTUN : 50 EURO
2015 – Ali İhsan UÇAR : 25 EURO
2015 – Seyit ÇAĞLAR : 20 EURO
2015 – Hüseyin AKKAYA
( Yeter Oğlu) : 20 EURO
2015 – Piri İLHAN : 50 EURO
2015 – Haydar ER : 50 EURO
2015 – Hüseyin ÇAVUŞ
(Igdırlı):10 EURO
2015 – Naki ÖZSÜZ : 20 EURO
2015 – Mesut İLHAN : 20 EURO
2015 – Hüseyin ÖKSÜZ
(Naki oğlu) : 20 EURO
2015 – TOPLAM : 1075 EURO
2012 - Sayfası…
2015 Sayfası…
Mer. Zıddı AKŞAHİN'in Defin Süreci - Malatya Fethiye
Mer. Zıddı AKŞAHİN'in Defin Süreci - Malatya F...
Başsağlığı: Zıddı AKŞAHİN'i Kaybettik
Mer. Aksoğ(Birgül) ÇEVİKER'in Defin Süreci - 09 Kasım 2024
Mer. Aksoğ(Birgül) ÇEVİKER'in Defin Süreci - 0...
Mer. Necmettin ÖKSÜZ'ün Defin Süreci - Malatya Fethiye
Mer. Necmettin ÖKSÜZ'ün Defin Süreci - Malatya...
Başsağlığı: Aksoğ (Birgül) ÇEVİKER'i Kaybettik
Başsağlığı: Aksoğ ÇEVİKER'i Kaybettik
Sitemizin güncellenmesi devam etmekte.
2011 yılından bu güne kadar olan veriler işlendi; Açılmayan videoların sebebi, o videoların bulunduğu hesabımızı Youtube’nin silmesinden dolayıdır.
2011 yılı öncesine ait olan verilerin işlenmesi zaman alacak. Fakat hemen hemen geçmişe ait olan resimlerin tamamının kopyası var. Yakında onların tamamına nasıl ulaşacağınız açıklanacaktır.
Aradığınız eski haberleri bulmak için: Sayfamızın üst ve alt kısmındaki menüde “Arşiv” linkini tıklayınız. “Anahtar Kelime” karşılığına aradığınız haber başlığından bir iki kelime yazın, “Haber Ara” yı tıklayın.
Aradığınız kelime başlıkları sıralanacaktır. Büyük harfle aradığınızı bulamazsanız, küçük harflerle yazın.
Başka bir yolla “Google” ye yazıp arayın. Google sitemizdeki haberi bulur. Bütün bunlara rağmen aradığınız bulamazsanız,
Sitemizin alt ve üst kısmındaki "İletişim" menüsünü tıklayıp, bana mesaj gönderiniz.
Yazar isimlerinin sıralanması otomatik olarak, en son yazan yazarın en üste gelmesi şeklinde oluşmaktadır
2005 & 2024www.aliseydi-sevim.comaliseydisevim@gmail.com
OTOBÜS SEFERLERİ
MALATYA FETHİYE
06,10
07:15 08:30
09:45 11:00
13:30 14:45
16: 00 17:00
18:30 19:45
Tüm videolar
Prof.Dr. Sinan CANAN
İzlenme:8078
Mutlu Olmak: Özgür B
İzlenme:8190
Prof. Dr. Acar BALTA
İzlenme:7494
DOĞA İÇİN ÇAL 4 - AL
İzlenme:17898
Şerefle bitirilmesi gereken en asil görev hayattır.
Bir lokma ekmek ( ve zevk) için şerefini çiğnetmeye;
bir anlık eğlence için servetini tüketmeye,
bir zamanlık mevki için el ayak öpmeye,
insanları ezip geçmeye,
günlük menfaatler için onurunu terk etmeye,
bir kısım insanlara kızıp
tüm insanlara düşman olmaya değmez bu hayat!
Can Yücel
Fethiye'nin Dünyaya Açılan Penceresi Ekstrafikir.com mydesign haber temasıdır.